Translation of "Boksör" in English

Boksör şortu giyerim.

I wear boxers.

Tom bir boksör.

Tom is a boxer.

Boksör rakibine sert vurdu.

The boxer struck his opponent hard.

Boksör saldırganlığını kontrol etmeli.

The boxer needs to check his aggression.

Tom iyi bir boksör.

Tom is a good boxer.

Tom amatör bir boksör.

Tom is an amateur boxer.

Boksör iplere sıkışmış durumdaydı.

The boxer was up against the ropes.

- Boksör maç için ağırlığını kaybetti.
- Boksör maç için kilo verdi.

The boxer lost his weight for the match.

Yaptığı şey - 23 boksör görüyorsunuz -

What he did, you see 23 boxers,

Boksör başını aşağıda tutmaya çalıştı.

The boxer tried to keep his head down.

Tom çok iyi bir boksör.

Tom is a very good boxer.

Meydan okuyan boksör, şampiyonu yendi.

The challenging boxer defeated the champion.

Tom iyi bir boksör değildi.

Tom wasn't a good boxer.

Tom iyi bir boksör değil.

Tom isn't a good boxer.

Tom bir boksör, değil mi?

Tom is a boxer, isn't he?

Boksör, unvan maçı için kilo vermek zorundaydı.

The boxer had to lose weight for the title match.

Nakavttan on dakika sonra boksör yeniden bilincini kazandı.

Ten minutes after the knockout, the boxer regained consciousness.

Boksör şampiyonluk mücadelesi için kilo vermek zorunda kaldı.

The boxer had to lose weight for the championship fight.

Annesi ona izin verseydi, Tom bir boksör olmak isterdi.

- Tom would have become a boxer if his mother had let him.
- Tom would've become a boxer if his mother had let him.