Translation of "Beyzbolda" in English

Tom beyzbolda iyidir.

Tom is good at baseball.

Beyzbolda iyi misin?

Are you good at baseball?

Tom beyzbolda iyiydi.

Tom was good at baseball.

Okulumuz beyzbolda Keio'yu yendi.

Our school beat Keio at baseball.

Tom beyzbolda iyi midir?

Is Tom any good at baseball?

Beyzbolda asla bahse girmedim.

I never bet on baseball.

Biz beyzbolda onları yendik.

We defeated them in baseball.

Tom kesinlikle beyzbolda iyi.

Tom certainly is good at baseball.

Beyzbolda garip şeyler oluyor.

Strange things happen in baseball.

Tom beyzbolda iyi değildi.

Tom wasn't good at baseball.

Tom beyzbolda iyi değil.

Tom isn't good at baseball.

Beyzbolda daha iyi olmak istiyorum.

I want to become better at baseball.

Beyzbolda, atıcı topu atan oyuncudur.

In baseball, the pitcher is the player who throws the ball.

Ben beyzbolda çok iyi değilim.

I'm not very good at baseball.

Bence Tom beyzbolda oldukça iyi.

- I think Tom is pretty good at baseball.
- I think that Tom is pretty good at baseball.

Tom beyzbolda pek iyi değildir.

Tom isn't very good at baseball.

Tom beyzbolda hiç iyi olmamıştı.

Tom has never been good at baseball.

Beyzbolda çok iyi olduğunuzu duyuyorum.

I hear you're very good at baseball.

O, beyzbolda büyük bir geleceğe sahip.

He has a big future in baseball.

Tom beyzbolda asla çok iyi değildi.

Tom never was very good at baseball.

Tom neden beyzbolda bu kadar iyi?

Why is Tom so good at baseball?

Tom beyzbolda çok daha iyi oluyor.

Tom is getting a lot better at baseball.

Takımımız beyzbolda onları 5-0 mağlup etti.

Our team defeated them by 5-0 at baseball.

Hangisinde daha iyisin, beyzbolda mı yoksa voleybolda mı?

Which are you better at, baseball or volleyball?

Tom beyzbolda oldukça iyi ancak takımımızda oynamak için yeterince iyi değil.

- Tom is pretty good at baseball, but he's not good enough to play on our team.
- Tom is pretty good at baseball, but he isn't good enough to play on our team.

Tom beyzbolda oldukça iyi ama takımımızda oynamak için yeterince iyi değil.

- Tom is pretty good at baseball, but he's not good enough to play on our team.
- Tom is pretty good at baseball, but he isn't good enough to play on our team.