Translation of "Bahçesini" in English

Bana bahçesini gösterdi.

She showed me her garden.

Tom bahçesini suluyor.

Tom is watering his garden.

Karım ​​bahçesini sever.

My wife loves her garden.

Onların bahçesini istismar etmiyorum.

- I don't use their garden.
- I don't harvest their garden.

Ben onların bahçesini sularım.

I water their garden.

Tom kendi bahçesini seviyordu.

Tom loved his garden.

Tom bana bahçesini gösterdi.

- Tom showed his garden to me.
- Tom showed me his garden.

Hayvanat bahçesini herkes sever.

- Everybody likes the zoo.
- Everyone likes the zoo.

Tom bana dün bahçesini gösterdi.

Tom showed me his garden yesterday.

Tom, Mary'ye kendi bahçesini gösterdi.

Tom showed Mary his garden.

O bahçesini bir hortum ile suladı.

He was watering his garden with a hose.

- Ülkende bir hayvanat bahçesini ziyaret ettin mi?
- Ülkenizdeki bir hayvanat bahçesini ziyaret ettiniz mi?

Have you visited a zoo in your country?

O onunla birlikte hayvanat bahçesini ziyaret etti.

She visited the zoo with him.

Gece boyunca tavşanlar Tom'un bahçesini yok etmişti.

Overnight the rabbits had obliterated Tom's garden.

Hayvanat bahçesini ziyaret edinceye kadar bir zürafa görmemiştim.

I had never seen a giraffe till I visited the zoo.

Tom Mary'yi onun bahçesini tırmıklamaya ikna etmeye çalıştı.

Tom tried to talk Mary into raking his yard.

Mary bahçesini tırmıkla düzenlemesi için Tom'u ikna etmeye çalıştı.

Mary tried to talk Tom into raking her yard.

Yaz aylarında bitkileri canlı tutmak için Tom bahçesini sabahları erkenden sulamak zorunda.

In the summer months Tom has to water his garden early in the morning to keep the plants alive.

Üç gün önce banliyödeki hayvanat bahçesini ziyaret etmek için sınıf arkadaşlarımla birlikte gittim.

Three days ago, I went with classmates to visit the zoo in the suburb.