Translation of "Babamız" in English

O bizim babamız.

That is our father.

Babamız işe arabayla gider.

Our father goes to work by car.

Akhun, babamız hakkında konuşuyor.

The akhun spoke about our father.

Göklerdeki Babamız, adın kutsal kılınsın.

Our Father in heaven, hallowed be your name.

Babamız yurtdışında çalışırken biz buraya geldik.

We came here when our father was working abroad.

Babamız burada olsa bize yardım ederdi.

Would that our father were here to help us.

Babamız yatalak olduğu için ona sırayla baktık.

Since our father is bedridden, we take turns looking after him.

Ne yazık ki babamız cennette değil, bir hücrede.

Unfortunately, our father is not in heaven, but in a jail cell.

Anne ve babamız hala gençtiler ve biz üç kardeştik: bir oğlan ve iki kız.

Our parents were still young, and we were three siblings: one boy and two girls.