Translation of "Arkadaşız" in English

Biz arkadaşız.

- We were friends.
- We have been friends.
- We've been friends.

Yıllardır arkadaşız.

We've been friends for years.

Hepimiz arkadaşız.

- We're all friends!
- We're all friends.
- We are all friends.

Hepimiz arkadaşız!

- We're all friends!
- We're all friends.
- We are all friends.

Şimdi arkadaşız.

We are friends now.

- O ve ben arkadaşız.
- Onunla arkadaşız.

He and I are friends.

- Tom ve ben arkadaşız.
- Tom'la biz arkadaşız.

Tom and I are friends.

- Bill ile iyi arkadaşız.
- Bill'le iyi arkadaşız.

I am good friends with Bill.

Biz ikimiz arkadaşız.

We both are friends.

Biz eski arkadaşız.

We're old friends.

Biz artık arkadaşız.

We're friends now.

Biz sadece arkadaşız.

- We're just friends.
- We are just friends.

İkimiz de arkadaşız.

- We are both friends.
- We're both friends.

Otuz yıldır arkadaşız.

We've been friends for thirty years.

Çocukluğumuzdan beri arkadaşız.

We've been friends since we were kids.

Tom'la biz arkadaşız.

Tom and I are friends.

Biz iyi arkadaşız.

We're good friends.

Burada hepimiz arkadaşız.

- We're all friends here.
- We are all friends here.

Biz yalnızca arkadaşız.

- We're just friends.
- We are just friends.

Arkadaşız, değil mi?

We're friends, aren't we?

Biz yıllardır arkadaşız.

We've been pals for years.

Tatoeba'da hepimiz arkadaşız!

We're all friends on Tatoeba!

- O zamandan beri arkadaşız.
- Biz o zamandan beri arkadaşız.

- We've been friends ever since.
- We have been friends ever since.

Beth ile iyi arkadaşız.

I am good friends with Beth.

O ve ben arkadaşız.

- I'm friends with him.
- Me and him are friends.
- He and I are friends.

O zamandan beri arkadaşız.

- We've been friends ever since.
- We have been friends ever since.

On yıldır iyi arkadaşız.

We have been good friends for ten years.

Biz uzun süredir arkadaşız.

We're friends from way back.

Biz arkadaşız, değil mi?

We're friends, right?

- Hepimiz arkadaşız.
- Hepimiz dostuz.

We're all friends.

Uzun zamandan beri arkadaşız.

We've been friends a long time.

Biz üç yıldır arkadaşız.

We've been friends for three years.

Biz gerçekten iyi arkadaşız.

- We're really good friends.
- We are really good friends.

Uzun yıllardır yakın arkadaşız.

We've been close friends for many years.

Ne kadar süredir arkadaşız?

How long have we been friends?

Uzun bir süredir arkadaşız.

We've been friends a long time.

Sen ve ben arkadaşız.

You and I are friends.

Biz çok yakın arkadaşız.

- We are very close friends.
- We're really good friends.
- We're very close friends.

Onunla çocukluğumuzdan beri arkadaşız.

I've been friends with him since we were children.

Biz çok iyi arkadaşız.

- We're close friends.
- We're very good friends.

Sen ve ben, arkadaşız.

You and I, we are friends.

Biz aşık değiliz, arkadaşız.

We're friends, not lovers.

Biz sadece arkadaşız, cidden!

We're just friends, seriously!

Tom'la uzun zamandır arkadaşız.

- Tom and I've been friends a long time.
- Tom and I've been friends for a long time.

Çocukluğumdan beri Tom'la arkadaşız.

I've been friends with Tom since we were children.

"Biz sadece arkadaşız" dedi Tom.

"We're just friends," said Tom.

Tom ve ben yıllardır arkadaşız.

Tom and I have been friends for many years.

Tom ve ben yakın arkadaşız.

Tom and I are close friends.

Tom ve ben sadece arkadaşız.

Tom and I are just friends.

Tom ve ben hâlâ arkadaşız.

Tom and I are still friends.

Tom'la ben ortaokuldan beri arkadaşız.

Tom and I have been friends since junior high school.

Biz pazartesi gününden beri arkadaşız.

We're friends since Monday.

Biz sadece arkadaşız. Ciddi olarak!

We're just friends. Seriously!

Sadece arkadaşız. Daha fazlası değil.

We're just friends. Nothing more.

Evet, biz çocukluğumuzdan beri arkadaşız.

Yes, we have been friends since our childhood.

Tom'la ben anaokulundan beri arkadaşız.

Tom and I have been friends since we were in kindergarten.

John ve ben eski arkadaşız.

John and I are old friends.

Sen ve ben eski arkadaşız.

You and I are old friends.

Sheila ve ben eski arkadaşız.

Sheila and I are old friends.

Tom ve ben eski arkadaşız.

Tom and I are old friends.

Benim adım Jose. Biz arkadaşız.

My name is Jose. We are friends.

Mary ve ben sadece arkadaşız.

Mary and I are just friends.

Cidden, Tom. Biz sadece arkadaşız.

Seriously, Tom. We're just friends.

- Tom'la ben Facebook'ta arkadaşız.
- Tom'la ben Facebook'tan arkadaşız.
- Tom'la ben Facebook arkadaşıyız.

Tom and I are Facebook friends.

Tom ve ben liseden beri arkadaşız.

Tom and I have been friends since high school.

- Arkadaşız, değil mi?
- Dostuz, değil mi?

We're friends, aren't we?

Tom ve ben sadece iyi arkadaşız.

Tom and I are just good friends.

Liseden beri Mary ve ben arkadaşız.

Mary and I have been friends since high school.

Ortaokuldan beri Mary ve ben arkadaşız.

Mary and I have been friends since middle school.

İlkokuldan beri Tom ve ben arkadaşız.

Tom and I have been friends since grade school.

Biz uzun bir süredir iyi arkadaşız.

We have been good friends for a long time.

Ben ve o çocukluğumuzdan beri arkadaşız.

He and I have been friends since childhood.

- Onunla yakın arkadaşız.
- Onunla iyi dostuz.

He and I are good friends.

Tom ve ben uzun süredir arkadaşız.

Tom and I have been friends for a long time.

- Biz iyi arkadaşlarız.
- Biz iyi arkadaşız.

- We're close friends.
- We're very good friends.

Tom ve ben çok iyi arkadaşız.

- Tom and I are best friends.
- Tom and I are very good friends.

Tom ve ben Mary ile arkadaşız.

Tom and I are friends with Mary.

Tom ve ben uzun zamandır arkadaşız.

- Tom and I've been friends a long time.
- Tom and I've been friends for a long time.

Ben altı aylıkken den beri biz arkadaşız.

We've been friends since I was 6 months old.

Biz arkadaşız, daha fazla bir şey değil.

We're friends, nothing more.

Otuz yıldan daha fazla bir süredir arkadaşız.

We've been friends for over thirty years.

Şimdi iyi arkadaşız ama başlangıçta birbirimizi sevmiyorduk.

- We are good friends now, but we didn't like each other at first.
- We're good friends now, but we didn't like each other at first.

Biz sadece tesadüfen oda arkadaşları olan iki arkadaşız.

We're just two friends who happen to be roommates.