Translation of "Anahtarım" in English

0.003 sec.

Examples of using "Anahtarım" in a sentence and their english translations:

İşte anahtarım.

Here is my key.

Anahtarım var.

I have the key.

Anahtarım yok.

I don't have the key.

Oda anahtarım, lütfen.

- My room key, please.
- The room key, please.

Bir anahtarım var.

I have a key.

Yedek anahtarım var.

I have a spare key.

Bir anahtarım yok.

I don't have a key.

Bir anahtarım yoktu.

I didn't have a key.

Benim anahtarım nerede?

Where is my key?

- Anahtarım hâlâ sende mi?
- Anahtarım hala sende mi?

Do you still have my key?

Bunlar benim anahtarım değil.

These aren't my keys.

"Ne oldu?" "Anahtarım yok."

"What's wrong?" "I don't have a key."

"Anahtarım nerede ? " - "Çantamın içinde "

"Where are my keys?" "They are in my handbag."

Bu benim anahtarım değil.

This isn't my key.

Anahtarım hala sende mi?

Do you still have my key?

Anahtarım hâlâ sende mi?

Do you still have my key?

Bu kapı için anahtarım yok.

I don't have the key to this door.

Sanırım o çekmece için anahtarım var.

- I think I have the key to that drawer.
- I think that I have the key to that drawer.

Bunun benim anahtarım olup olmadığından emin bile değilim.

I'm not even sure if this is my key.

"Ne haber?" "Anahtarım yok." "Ne anahtarı?" "Bisiklet anahtarı."

"What's up?" "I don't have the wrench." "What wrench?" "The bicycle wrench."

Ön kapı için iki anahtarım var ama ikisini de bulamıyorum.

I have two keys for the front door, but I can't find either.

- Bu oda için bir anahtarım var.
- Bu odanın anahtarı bende.

I have a key to this room.