Translation of "Alarm" in English

0.010 sec.

Examples of using "Alarm" in a sentence and their english translations:

Alarm çaldı.

The alarm went off.

Alarm verin!

Sound the alarm!

Kırmızı alarm!

Red alert!

Alarm çalmaya başladı.

The alarm started ringing.

Benim alarm susmadı.

My alarm didn't go off.

Alarm Mayuko'yu uyandırdı.

The alarm woke up Mayuko.

Tom alarm kurdu.

Tom set an alarm.

- Alarm çalar çalmaz kalkmam gerek.
- Alarm çalınca kalkmam gerek.

As soon as the alarm rings I need to get up.

Mahkumlar yanlış alarm verdi.

The prisoners gave a false alarm.

Alarm çalarsa, yürü, koşma.

If the alarm rings, walk, don't run.

Ben alarm kodunu bilmiyorum.

I don't know the alarm code.

Alarm Tom`u uyandırmadı.

The alarm didn't wake Tom.

Alarm çalsa bile uyanmam.

I won't wake up even if the alarm rings.

Muhtemelen yanlış bir alarm.

It's probably a false alarm.

Neden alarm çalmaya başladı?

Why did the alarm go off?

Alarm sinyalini duydun mu?

Did you hear the alarm signal?

Bu alarm ne içindi?

What was that alarm for?

Herhangi bir alarm duymadık.

We didn't hear any alarms.

Dan alarm sistemini başlattı.

Dan set off the alarm system.

Alarm çalmasına rağmen uyanamadım.

Although the alarm rang I failed to wake up.

Alarm çaldığında hırsız kaçtı.

The thief ran away when the alarm rang.

Alarm sistemini nasıl geçtin?

How did you get past the alarm system?

Alarm sistemi alacak param yok.

I can't afford an alarm system.

Alarm için bir neden yok.

- There's no reason to worry.
- There's no cause for alarm.
- There's no reason for concern.

Yanlış alarm paniğe neden oldu.

The false alarm caused panic.

Bir seyahat alarm saatim var.

I have a travel alarm clock.

Alarm için neden olmadığını anlıyorum.

I see no cause for alarm.

Saat çalışıyordu ama alarm çalmadı.

The clock was working, but the alarm had not gone off.

Eğer alarm duyarsan, yürü, koşma.

If you hear the alarm, walk, don't run.

Şafakta, Romalı nöbetçiler alarm çanlarını çalıyor.

At dawn, Roman guards sound the alarm.

Yersiz alarm için hiç sebep yok.

There is no cause for undue alarm.

Onlar düşmanın yaklaştığını görünce alarm çaldılar.

They sounded the alarm when they saw the enemy approaching.

Alarm çaldı ve herkes dışarı fırladı.

The alarm rang and everyone rushed out.

Bu sadece başka yanlış bir alarm.

It's only another false alarm.

Az önce bir alarm çaldığını duydum.

I just heard an alarm go off.

Endişe etme. Muhtemelen yanlış bir alarm.

Don't worry. It's probably a false alarm.

Alarm 5:30 da çalmaya başladı.

The alarm went off at five-thirty.

Tom evine bir alarm sistemi yerleştirdi.

Tom has just installed an alarm system in his house.

Lazer ışını alarm tetikleyicilerini kontrol ediyorum.

I'm checking for laser beam alarm triggers.

Tipik bir alarm sistemi ne kadardır?

How much does a typical alarm system cost?

Tom evinde bir alarm sistemi kurdu.

Tom installed an alarm system in his house.

Bu durumda benim için alarm çanları çaldı,

This case sounded alarm bells for me,

Ve bunlar gelecekleri için alarm sinyalleri veriyorlar.

And they are sounding the alarm for their futures.

Sami, evine bir ev alarm sistemi kurdu.

Sami installed a home alarm system in his house.

Sami sabah namazına kalkmak için alarm kurdu.

Sami set his alarm to wake up for the dawn prayer.

"Bir resme dokunsam ne olur?" "Sanırım alarm çalar."

"What would happen if I touched a painting?" "I think an alarm would sound off."

Alarm durdu ve kırmızı bir ışık yanıp sönmeye başladı.

The alarm went off and a red light started flashing.

- Meryem snooze tuşuna vurdu.
- Meryem alarm erteleme düğmesine hiddetle bastı.

Mary hit the snooze button.

Bununla birlikte sahildeki Kartaca gözcüleri yaklaşan düşman filosunu tespit edip alarm veriyor.

However, Carthaginian scouts along the coast spot the enemy fleet and sound the alarm.

Hırsızlar güvenlik görevlileri tarafından fark edilmeden veya alarm sistemini harekete geçirmeksizin kocaman altın madeni paraları çaldılar.

The thieves stole the giant gold coin without being noticed by security guards or activating the alarm system.

Alarm çaldığında saat on ikiye çeyrek vardı. Bay Cunningham yeni yatmıştı ve Bay Alec ropdöşambırıyla piposunu tüttürüyordu.

It was quarter to twelve when the alarm broke out. Mr. Cunningham had just got into bed, and Mr. Alec was smoking a pipe in his dressing-gown.

Alarmlı saatlerden önce insanlar belli bir saatte kalkmak için muma çivi sokuyorlardı. Hatta kısa aralıklarla çok sayıda çivi kullanarak alarm erteleme fonksiyonu yapmak bile mümkündü.

Before the alarm clocks, people stuck nails into candles to wake up at a specific time. It was even possible to make a snooze function by using multiple nails with short gaps.