Translation of "çaldı" in English

0.020 sec.

Examples of using "çaldı" in a sentence and their english translations:

- Kapı çaldı.
- Kapı zili çaldı.

- The door bell has rung.
- The doorbell rang.

- O çaldı.
- O onu çaldı.

- He stole it.
- She stole it.

Zil çaldı.

The buzzer sounded.

Kapıyı çaldı

He tried knocking at the door.

Alarm çaldı.

The alarm went off.

Telefon çaldı.

- The telephone rang.
- The phone rang.

Sirenler çaldı.

The sirens went off.

Kapı çaldı.

- The door bell has rung.
- The doorbell rang.

Akardeon çaldı.

I played the accordion.

O çaldı.

It rang.

Siren çaldı.

The siren blew.

Eşyalarımı çaldı.

She stole my stuff.

Telefonum çaldı.

My phone rang.

Laptopumu çaldı.

He stole my laptop.

- Zil yine çaldı.
- Çan yine çaldı.

The bell rang again.

- Tom yüzüğünü çaldı.
- Tom senin yüzüğünü çaldı.
- Tom yüzüğünüzü çaldı.
- Tom sizin yüzüğünüzü çaldı.

Tom stole your ring.

O, gitar çaldı ve o piyano çaldı.

He played the guitar and she played the piano.

Tom kaşık çaldı ve Mary kazoo çaldı.

Tom played spoons and Mary played kazoo.

- Tom yüzüğünü çaldı.
- Tom onun yüzüğünü çaldı.

Tom stole her ring.

"Zil çaldı mı?" "Evet, az önce çaldı."

"Has the bell rung yet?" "Yes, it just rang."

Yangın alarmı çaldı.

The fire alarm sounded.

Zil çaldı mı?

Has the bell rung?

O kapıyı çaldı.

She knocked on the door.

Birisi çantamı çaldı.

Somebody swiped my bag.

Biri kapıyı çaldı.

Somebody knocked at the door.

Tom boynuz çaldı.

Tom beeped the horn.

O, keman çaldı.

She played the violin.

Telefon defalarca çaldı.

The telephone rang repeatedly.

Piyanoyu coşkuyla çaldı.

She played the piano with enthusiasm.

Birisi pasaportumu çaldı.

- Someone stole my passport.
- My passport was stolen.

O elmas çaldı.

He stole the diamond.

Tom paranı çaldı.

Tom stole your money.

Birisi arabamı çaldı.

- Somebody stole my car.
- Someone stole my car.

Elmaları kim çaldı?

Who stole the apples?

Elmayı kim çaldı?

Who stole the apple?

Tom saatimi çaldı.

Tom stole my watch.

Tom keman çaldı.

- Tom played the violin.
- Tom played violin.

Birisi eşyamı çaldı.

Someone stole my stuff.

Tom elması çaldı.

Tom stole the diamond.

Mary ıslık çaldı.

Mary whistled.

Tom kolyeyi çaldı.

Tom stole the necklace.

Telefon tekrar çaldı.

The telephone rang again.

Birisi cüzdanımı çaldı.

- Someone stole my wallet.
- Somebody stole my wallet.

Biri eşyalarımı çaldı.

- Someone stole my belongings.
- Someone stole my stuff.

O, kapıyı çaldı.

- He knocked at the door.
- She knocked on the door.
- He knocked on the door.

Annesi kapıyı çaldı.

Her mother knocked on the door.

Tom piyano çaldı.

Tom played the piano.

Tom benden çaldı.

Tom stole from me.

Tom zili çaldı.

Tom rang the bell.

Birisi saatimi çaldı.

- Someone stole my watch.
- Somebody stole my watch.

Tom kapıyı çaldı.

Tom knocked at the door.

Tom davul çaldı.

Tom played the drums.

Tom kalbimi çaldı.

Tom stole my heart.

Tom kemanını çaldı.

Tom played his violin.

Tom flüt çaldı.

Tom played the flute.

Kim zili çaldı?

Who rang the bell?

Öğretmen zili çaldı.

Master rang the bell.

Tom'un telefonu çaldı.

Tom's phone rang.

O parayı çaldı.

He stole the money.

Nihayet zil çaldı.

Finally, the bell rang.

Tom ne çaldı?

What did Tom steal?

Telefonum tekrar çaldı.

My phone rang again.

Bir bisikletimi çaldı.

- I had my bicycle stolen.
- My bicycle was stolen.
- Someone stole my bicycle.
- My bicycle's been stolen.
- My bicycle has been stolen.

Tom gitarını çaldı.

Tom strummed his guitar.

Tom kornasını çaldı.

Tom honked his horn.

Tom paramı çaldı.

Tom stole my money.

Tom cüzdanımı çaldı.

Tom stole my purse.

Kim atımı çaldı?

Who stole my horse?

Tom parayı çaldı.

Tom stole the money.

Tom giysilerimi çaldı.

Tom stole my clothes.

Tom ıslık çaldı.

Tom whistled.

Birisi paramı çaldı.

- Someone stole my money.
- Somebody stole my money.

Hırsız arabamı çaldı.

The thief stole my car.

Emily kalbimi çaldı.

Emily stole my heart.

Tom yüzüğü çaldı.

Tom stole the ring.

O bizden çaldı.

- He has stolen from us.
- She has stolen from us.

Anahtarlarımı kim çaldı?

Who stole my keys?

Aniden telefon çaldı.

Suddenly the telephone rang.

Tom, kapıyı çaldı.

Tom knocked on the door.

O, piyano çaldı.

He played the piano.

Tom şemsiyemi çaldı.

Tom walked off with my umbrella.

Tom şemsiye çaldı.

Tom stole my umbrella.

Grup, Dixie'yi çaldı.

The band played Dixie.