Translation of "Adımın" in English

0.011 sec.

Examples of using "Adımın" in a sentence and their english translations:

Adımın çağrıldığını duydum.

I heard my name called.

Adımın hatırlanmasını istiyorum.

I want my name to be remembered.

- Adımın ne olduğu önemli değil.
- Adımın ne olduğunun önemi yok.
- Adımın ne olduğu önemsiz.

- My name is unimportant.
- My name is not important.
- It is not important what my name is.
- It's not important what my name is.
- It isn't important what my name is.

Adımın nasıl telaffuz edildiğini,

Know how to pronounce my name.

Adımın tahtaya yazıldığını buldum.

I found my name written on the blackboard.

Adımın ne olduğunu düşünüyordun?

What did you think my name was?

Adımın Tom olmasını istiyorum.

I would like my name to be Tom.

- Benim adım önemsiz.
- Adımın ne olduğu önemli değil.
- Adımın ne olduğunun önemi yok.
- Adımın ne olduğu önemsiz.

- My name is unimportant.
- My name is not important.
- It is not important what my name is.
- It's not important what my name is.
- It isn't important what my name is.

- Adımın Tom olduğunu sana kim söyledi?
- Adımın Tom olduğunu size kim söyledi?
- Kim söyledi size adımın Tom olduğunu?

Who told you my name was Tom?

- Benim adım önemli değil.
- Adımın ne olduğu önemli değil.
- Adımın ne olduğunun önemi yok.
- Adımın ne olduğu önemsiz.

- My name is unimportant.
- My name is not important.

Birisi tarafından adımın çağrıldığını duydum.

I heard my name called by someone.

Bana adımın ne olduğunu sordu.

He asked me what my name was.

Adımın Tom olduğunu nasıl bildin?

How did you know my name was Tom?

Adımın Tom olduğunu onlara söyledim.

I told them my name was Tom.

Sorun, bir sonraki adımın ne olduğu?

The problem is what to do next.

Bir sonraki adımın ne olduğunu bilmiyorum.

I don't know what the next step is.

Adımın ne olduğunu ben bile hatırlayamıyorum.

I can't even remember what my name is.

Polis memuru adımın ne olduğunu sordu.

The police officer asked me what my name was.

Caddedeki biri tarafından adımın çağrıldığını duydum.

I heard my name called by someone on the street.

Adımın Tom olduğunu size kim söyledi?

Who told you my name was Tom?

Karanlıkta iki kez adımın söylendiğini duydum.

I heard my name called twice in the dark.

Benim adımın gerçekten Tom olmadığını itiraf ediyorum.

I confess my name's not really Tom.

Benim adımın neden listeden silindiğini bilmek istiyorum

I'd like to know why my name was deleted from the list.

Tom bana ikinci adımın ne olduğunu sordu.

Tom asked me what my middle name was.

Benim adımın ne anlama geldiğini biliyor musun?

Do you know what my name means?

"Adımın önemi yok" diye cevap verdi yabancı.

“My name is unnecessary,” answered the stranger.

Adımın ve doğum yerimin konuyla alakası yok, arkadaşım.

My name and my birthplace are irrelevant, my friend.

Bekleme odası o kadar gürültülüydü ki adımın çağrıldığını duyamadım.

The waiting room was so noisy that I couldn't hear my name called.

Onlara benim adımın ne anlama geldiğini söyleyince insanlar çok şaşırır.

People are very surprised when I tell them what my name means.

Onlar bana adımın ne olduğunu, nereli olduğumu ve neden geldiğimi sordu.

They asked me what my name was, where I came from, and why I had come.

Yeni öğretmen bana adımın ne olduğunu sordu ve ben ona söyledim.

The new teacher asked me what my name was and I told him.

Hiç kimse beni orada tanımadığı için onlara adımın Tom olduğunu söyledim.

Since no one knew me there, I told them my name was Tom.

- Benim adım önemsiz.
- Benim adım önemli değil.
- Adımın ne olduğu önemli değil.

- My name is unimportant.
- My name is not important.
- It is not important what my name is.