Translation of "Açıklamam" in English

Açıklamam yok.

I have no explanation.

Açıklamam tuhaf görünebilir.

My explanation may sound strange.

Açıklamam yeterli değildi.

My explanation was not sufficient.

Bir açıklamam yok.

I don't have an explanation.

Açıklamam gerekiyor mu?

Do I need to explain?

Bunu açıklamam gerek.

I need to explain this.

Onu sana açıklamam imkansız.

It's impossible for me to explain it to you.

Benim bir açıklamam var.

I have an explanation.

Birkaç şeyi açıklamam gerekiyor.

I need to explain a few things.

Benim açıklamam açık mıdır?

Is my explanation clear?

Bir noktayı açıklamam gerekiyor.

I need to clarify one point.

Bunu sana açıklamam imkansız.

It's impossible for me to explain it to you.

Keşke bir açıklamam olsa.

I wish I had an explanation.

Ona nedenini açıklamam gerekiyor mu?

- Is it necessary for me to explain the reason to him?
- Do I need to explain the reason to him?

Açıklamam gereken bir şey var.

There's something I need to explain.

Benim kısa bir açıklamam var.

I have a brief statement.

Belki de açıklamam garip geliyor.

Perhaps my explanation sounds strange.

Bunu Tom'a açıklamam gerekiyor mu?

Do I need to explain this to Tom?

Onu sana tekrar açıklamam gerekir mi?

Do I need to explain it to you again?

Her şeyi açıklamam sonsuza kadar sürer.

It would take forever for me to explain everything.

Bunun için geçerli bir açıklamam var.

I have a possible explanation for that.

Sana açıklamam gereken bir şeyim var.

I have something I need to explain to you.

Psikedelik deneyimin ne olduğunu açıklamam gerektiğini düşünüyorum.

I think maybe I should clarify what a psychedelic experience is.

Bana açıklamam için bir şans verir misin?

Would you give me a chance to explain?

- Açıklamam senin için yeterli oldu mu?
- Açıklamamdan tatmin oldun mu?

Are you satisfied with my explanation?

Benim açıklamam çok basitti ve yeterince makuldü. Birçok yanlış teorilerin olduğu gibi.

Very simple was my explanation, and plausible enough—as most wrong theories are!

- Bu sorunu açıklamak benim için çok zordur.
- Bu sorun, açıklamam için çok zordur.

This problem is too difficult for me to explain.