Translation of "ülkemdeki" in English

Benim ülkemdeki gelenekler farklıdır.

In my country the customs are different.

Benim ülkemdeki âdetler farklıdır.

In my country the customs are different.

Ülkemdeki politikacılar çok bozuk.

The politicians in my country are very corrupt.

Ülkemdeki en ünlü simge piramitlerdir.

The most famous landmarks in my country are the pyramids.

Ülkemdeki yiyecek İspanya'nınkinden çok farklı değil.

The food in my country is not very different from that of Spain.

Go büyük ihtimalle benim ülkemdeki en popüler Japon oyunu olsa da o bile bazı üniversite öğrencileri dışında pek bilinmiyor.

Although Go is probably the most popular Japanese game in my country, at most only a few university students know it.