Translation of "Bilinmiyor" in French

0.006 sec.

Examples of using "Bilinmiyor" in a sentence and their french translations:

- Kelimenin kaynağı bilinmiyor.
- Kelimenin orijini bilinmiyor.
- Kelimenin kökeni bilinmiyor.

L'origine du mot est inconnue.

Sebebi ise bilinmiyor

la raison est inconnue

Kazanın nedeni bilinmiyor.

La cause de l'accident est inconnue.

Yangının nedeni bilinmiyor.

La cause de l'incendie est inconnue.

Yangının kaynağı bilinmiyor.

La cause de l'incendie est inconnue.

Yangının nedeni henüz bilinmiyor.

L'origine de l'incendie est encore inconnue.

Kazanın nedeni bizce bilinmiyor.

La cause de l'accident nous est inconnue.

Cinayetin nedeni henüz bilinmiyor.

Le mobile du meurtre n'est pas encore connu.

Bu kelimenin kökeni bilinmiyor.

L'origine de ce mot est inconnue.

Katilin kimliği hala bilinmiyor.

L'identité du meurtrier reste inconnue.

- Şüphelinin nerede olduğu hâlâ bilinmiyor.
- Şüphelinin bulunduğu yer hala bilinmiyor.

Le suspect n'a pas encore été localisé.

Hiçbir tabu evrensel olarak bilinmiyor.

On ne connaît aucun tabou qui soit universel.

Bu sefer nerede olduğu bilinmiyor üstelik

Cette fois, on ne sait pas où il se trouve

Şu an için, hastalığın sebebi bilinmiyor.

Actuellement, la cause de la maladie reste inconnue.

Tekerleği ilk olarak kimin icat ettiği bilinmiyor.

On ignore qui inventa en premier la roue.

- Yaralıların sayısı hâlâ bilinmemektedir.
- Yaralıların sayısı hala bilinmiyor.

Le nombre de victimes est toujours inconnu.

Yaşlı bir askeri adamda bir görüş değişikliği neredeyse bilinmiyor.

Un changement d'opinion est quelque chose de presqu'inconnu chez un vieux militaire.