Translation of "Sakıncası" in Dutch

0.007 sec.

Examples of using "Sakıncası" in a sentence and their dutch translations:

- Sakıncası var mı?
- Bir sakıncası var mı?

- Mag ik even?
- Stoor ik?

Altıda kalkmamın sakıncası yok.

Ik vind het niet erg om om zes uur op te staan.

Gitmemin bir sakıncası var mı?

- Kan ik gaan, wat u betreft?
- Hebt u er bezwaar tegen dat ik ga?

Sakıncası yoksa bunu açıklar mısınız?

Zou je dat willen uitleggen?

Sigara içmemin sakıncası var mı?

Zou je het erg vinden als ik hier rook?

Burada oturmamın sakıncası var mı?

Is het goed als ik hier zit?

Onu böyle yemenin hiç sakıncası yok.

Je kunt hem zo eten.

Sigara içmemin bir sakıncası var mı?

Vind je het erg als ik rook?

Size katılmamın bir sakıncası var mı?

- Vind je het erg als ik erbij kom zitten?
- Vindt u het erg als ik erbij kom zitten?
- Vinden jullie het erg als ik erbij kom zitten?'
- Vind je het erg dat ik je gezelschap hou?
- Bezwaar als ik me bij je voeg?

O kitabı alırsan, benim için sakıncası yok.

Het maakt mij niet uit of je dat boek pakt.

- Gidebilir miyim?
- Gitmemin bir sakıncası var mı?

- Kan ik gaan, wat u betreft?
- Hebt u er bezwaar tegen dat ik ga?

- Sigara içebilir miyim?
- Sigara içmemin sakıncası var mı?

- Vind je het erg als ik rook?
- Vinden jullie het erg als ik rook?

Eğer burada kalırsak Tom için bir sakıncası olmaz.

Tom vindt het niet erg als we hier blijven.

Bunu yapmamanızı yeğlerim, sizin için bir sakıncası yoksa.

Alstublieft, ik zou liever hebben dat ge dat niet doet.

- Pencereyi açmamın bir sakıncası var mı?
- Pencereyi açabilir miyim?

Vind je het erg als ik het raam even opendoe?

- Birkaç dakika bekler misiniz?
- Birkaç dakika beklemenizin bir sakıncası var mı?

- Zou je even kunnen wachten?
- Zou u even kunnen wachten?

- Sana bir soru sorabilir miyim?
- Sana bir soru sormamın sakıncası var mı?

Zou ik u een vraag mogen stellen?

- Lütfen bir dakika bekler misin?
- Birkaç dakika bekler misiniz?
- Biraz bekler misin?
- Birkaç dakika beklemenizin bir sakıncası var mı?
- Bir süre bekleyebilir misin?
- Bir saniye bekler misin?
- Biraz bekleyebilir misin?

- Zou je even kunnen wachten?
- Zou u even kunnen wachten?
- Zou u alstublieft even kunnen wachten?
- Vind je het erg om even te wachten?