Translation of "Çığlığı" in Dutch

Yardım çığlığı da atıyor.

ze schreeuwt om hulp.

Kuşun çığlığı ormanın sessizliğini bozdu.

Het geschreeuw van de vogel verbrak de stilte van het bos.

O, bir yardım çığlığı duyduğunda, bisikletiyle geçiyordu.

Hij reed net met zijn fiets voorbij toen hij om hulp hoorde roepen.

Çığlığı, durgun gecede 100 metrenin ötesine kadar ulaşıyor.

Zijn geroep wordt honderd meter meegevoerd door de stille nachtlucht.

Oğlunun uçak kazasından sağ kurtulduğunu duyduğunda sevinç çığlığı attı.

Ze huilde van blijdschap toen ze hoorde dat haar zoon de vliegtuigcrash had overleefd.

- Çocuk oyuncağı istediği için hiddetle bağırmaya başladı
- Çocuk oyuncağı istediği için çığlığı bastı.

Het kind had een woedeaanval omdat hij het speeltje wilde hebben.