Translation of "Attı" in English

Zincir attı bekleyin zincir attı

wait threw the chain threw the chain

Ve attı.

and threw it away.

Imza attı

For Djibouti

Tepem attı.

I blew a gasket.

Muzu attı.

He threw the banana away.

Benzim attı.

- I turned pale.
- I blanched.

Oyuncağını attı.

He threw his toy.

Rengi attı.

He changed color.

- O beni attı.
- Beni dışarı attı.

He kicked me out.

Bana mesaj attı.

sent me a text message.

Şoiçi'nin benzi attı.

- All the colour went from Shoichi's face.
- Shoichi's face turned pale.
- Shoichi turned pale.

O parande attı.

He turned a somersault.

Gemi çapa attı.

The ship dropped anchor.

O, havluyu attı.

He threw in the towel.

O çığlık attı.

She shrieked.

Herkes çığlık attı.

Everyone screamed.

Onlar çığlık attı.

They screamed.

Bana çimdik attı!

He pinched me!

Tom çığlık attı.

Tom screamed.

Tom topu attı.

Tom threw the ball.

Tom zarı attı.

Tom threw the dice.

Tom takla attı.

Tom did a somersault.

Suçu arkadaşlarına attı.

He fixed the blame on his friends.

O kahkaha attı.

She burst into laughter.

Tom kahkaha attı.

Tom burst into laughter.

Parayı riske attı.

She gambled the money.

Ona mesaj attı.

She texted him.

Tom gol attı.

- Tom scored a goal!
- Tom scored a goal.

Onu kim attı?

Who threw that?

Tom'un benzi attı.

Tom turned white.

Sekreterini işten attı.

He fired his secretary.

Mary çığlık attı.

Mary shrieked.

Tom üstünden attı.

Tom shuffled off.

Saçını omzuna attı.

She flicked her hair over her shoulder.

Tom kafadan attı.

Tom took a wild guess.

Topu kaleye attı.

He kicked the ball into the goal.

Ona tokat attı.

He slapped her.

Beni başından attı.

- She ditched me.
- He dumped me.

Tom havlu attı.

Tom threw in the towel.

Kağıdı parçalayıcıya attı.

He tossed the paper into a shredder.

Kitabı ateşe attı.

She threw the book in the fire.

Ebeveynlerim beni attı.

My parents threw me out.

Sami çantayı attı.

Sami threw the bag away.

Sami eşyaları attı.

Sami threw things.

Yardım çığlığı attı.

She yelled for help.

Köpeğe taş attı.

He threw a rock at the dog.

Tom dikiş attı.

Tom got stitches.

- Eder galibiyet golünü attı.
- Eder kazandıran golü attı.

Eder scored the winning goal.

- Tom geriye adım attı.
- Tom geri adım attı.

- Tom resigned.
- Tom stepped away.
- Tom stepped back.

- Bacak bacak üstüne attı.
- O ayak ayak üstüne attı.

He crossed his legs.

Müsveddeme hızla göz attı.

He quickly scanned my manuscript.

Betty kendini yatağa attı.

Betty laid herself on the bed.

Forvet oyuncusu gol attı.

The forward kicked a goal.

Gemi limana demir attı.

The ship is at anchor in the harbor.

Gazeteye kısaca göz attı.

She glanced briefly at the newspaper.

O çeneme tokat attı.

She slapped me on the chin.

O, topu taca attı.

He hit the ball out of bounds.

Onun korkudan benzi attı.

He was scared green.

O, kendini tehlikeye attı.

He exposed himself to danger.

Topu birinci kaleye attı.

He threw the ball to first base.

O, topa tekme attı.

He kicked the ball.

Tom çöpü dışarı attı.

- Tom threw out the garbage.
- Tom took out the rubbish.
- Tom took the rubbish out.

Çocuk bir taş attı.

The boy threw a stone.

Onun yüzüne tokat attı.

She smacked him across the face.

O, dergiye göz attı.

She glanced through the magazine.

Çocuklar ona taş attı.

Children threw stones at him.

Akşam gazetesine göz attı.

He looked through the evening paper.

Korkudan beti benzi attı.

He turned pale with fear.

O onu evden attı.

She kicked him out of the house.

O, suratıma yumruk attı.

She punched me in the face.

Onun yüzüne yumruk attı.

- She slapped him in the face.
- She punched him in the face.

Suratına bir yumruk attı.

He punched her in the face.

Tom bana kazık attı.

Tom ripped me off.

Tom anahtarları Mary'ye attı.

Tom tossed the keys to Mary.

Paraguaylı üç gol attı.

The Paraguayan scored three goals.

Ona bir tokat attı.

She gave him a slap in the face.

Tom dört gol attı.

Tom scored four goals.

Tom sayfalara göz attı.

Tom flipped through the pages.

Tom topu havaya attı.

Tom tossed the ball into the air.

Tom mektubu başından attı.

Tom tossed the letter away.

Tom yazı tura attı.

Tom flipped the coin.

Tom topu Mary'ye attı.

- Tom tossed Mary the ball.
- Tom threw the ball to Mary.
- Tom tossed the ball to Mary.

Tom denize çapa attı.

Tom threw the anchor overboard.

Tom bir gol attı!

- Tom scored a goal!
- Tom scored a goal.

Tom galibiyet golünü attı.

Tom scored the winning goal.

Tom dosyaya göz attı.

Tom went through the file.

Tom kitaba göz attı.

Tom glanced at the book.

Tom yine çığlık attı.

Tom screamed again.

Tom belgeye göz attı.

Tom glanced at the paper.

Gençlerden biri çığlık attı.

One of the youngsters screamed.

Düşman fabrikaya bombalar attı.

The enemy dropped bombs on the factory.

O bana elmayı attı.

He threw me the apple.