Translation of "Sağlık" in Arabic

0.009 sec.

Examples of using "Sağlık" in a sentence and their arabic translations:

Sağlık sigortası.

التأمين الصحي.

Ellerine sağlık.

تسلم إيدك.

Emeğine sağlık.

شكرا على جهودك.

Zihinsel sağlık teşhisleri,

وتشخيصهم لأمراضهم النفسية،

Halk sağlık hizmetlerinin gerilemesi,

تراجع الرعاية الصحية العامة ونقص في الأدوية،

Günümüzde, Norveç sağlık bakanı

واليوم، يتحدّث وزير الصحة النرويجي

Dördüncü şey ise duygusal sağlık.

الأمر الرابع هو الصحة العاطفية.

Yerel sağlık kuruluşları ile çalışarak

بالعمل مع منظمات الصحة المحلية،

Sağlık hizmetlerinin olmayışı bir yana

دون الحديث عن أنظمة الصرف الصحي،

Hatta belki sağlık lensiyle bakmalıyız.

أو حتى بخضوعه إلى نظرة طبية.

Hasta sağlık hizmetleri hakkında konuşuyor.

عن خدمات الرعاية الصحية للمرضَى.

Ancak evde sağlık bakımı, Niels --

لكن الرعاية الصحية المنزلية، نيلز...

Sağlık kaynaklı sosyal sonuçlar var,

ولدينا المحددات الاجتماعية للصحة،

Polis sağlık bölümüyle temasa geçti.

اتّصلت الشّرطة بقسم الصّحّة.

Sami Leyla'yı sağlık merkezine götürdü.

- أخذ سامي ليلى إلى المركز الصّحّي.
- نقل سامي ليلى إلى المركز الصّحّي.

Kasım 2016'da, ABD Sağlık Bakanlığı,

في شهر تشرين الثاني من عام 2016، خرج جنرال الجراحة في الولايات المتحدة

Sağlık çalışanları bir kamera yerleştirildiğini biliyorlar.

الفريق الطبي علم أن هناك كاميرا مثبتة

Yüksek kaliteli sağlık hizmetleri, gıda güvenliği

عن طريق التعليم النوعي المجاني،

Dünya Sağlık Örgütü Lancet Komisyonu'na göre,

والذين وفقًا للجنة لانست بمنظمة الصحة العالمية

Bazen ihtiyaç duydukları sağlık ürünlerini bulamazlar.

أحياناً لا تتوافر الأدوات الطبية اللازمة

Sağlık sahip olduğumuz en değerli şey.

الصحة هي أغلى شيء نملكه.

Sağlık mutluluk için önemli bir faktördür.

الصحة عامل هام في السعادة.

Bu şeyler sağlık için tehlikeli mi?

هل هي ضارة على الصحة؟

Sami, televizyondaki her sağlık programını izledi.

لقد شاهد سامي كلّ حصّة طبيّة على التّلفاز.

Mükemmel sağlık, gerçek benliğinizi keşfetmek, ruhunuzu diriltmek,

حيث الصحة الجيدة وإيجاد الذات وإنعاش الروح

Çoğunun sağlık durumu seyahat için uygun değil.

والكثير غير أصحّاء بما يكفي للسفر.

Bireysel faturalarımız düşer miydi? Sağlık sigorta primlerimiz?

هل ستنخفض فواتير الأفراد؟ أو علاوات الصحة؟

Gürültünün bir diğer çok önemli sağlık etkisi,

هناك تأثير آخر صحي مهم جدًا للضوضاء

Sağlık sistemine sahip olamamanın sıradan insanların hayatını

كيف أن تعذّر الحصول على رعاية صحية آمنة وبأسعار معقولة

Sağlık görevlilerinin en başından beri korktuğu buydu.

هذا ما كان يخشاه مسؤولوا الصحة طوال الوقت.

Yalnızlık ve tecritin içe işleyen sağlık etkileri var.

الوحدة والعزلة لها تأثيرات صحية عميقة

Bu hala büyük bir genel sağlık sorununu oluşturuyor,

إلا أن ذلك يبقى مشكلة صحية كبيرة وعامة

Sağlık hazineye benzer, kıymeti ise hasta olduğunda anlaşılır.

الصحة كنز لا يعرف قيمته إلا المرضى.

- Sağlık zenginlikten daha önemlidir.
- En büyük servet sağlıktır.

الصحة أهم من المال.

WHO Dünya Sağlık Örgütü için kullanılan bir kısaltmadır.

"WHO" هو اختصار لمنظمة الصحة العالمية .

Numuneler tüm dünyadaki iki yüz sağlık kurumundan toplanmıştır.

جُمِعت العيناتُ من مائتي مؤسسة طبية في جميع أنحاء العالم.

Yani az uyku, bir erkeği bu önemli sağlık açısından

لذا فإنّ نقص النوم سيُهرم الرّجل عشر سنواتٍ

Sağlık hataları ABD'de ölümlerin, kanser ve kalp hastalıklarından sonra,

تعد الأخطاء الطبية المسبب الثالث للموت في الولايات المتحدة،

Sağlık değerli bir hazinedir, kıymeti sadece hasta olunca bilinir.

الصحة كنز لا يعرف قيمته إلا المرضى.

Müslümanlar sağlık açısından sakıncaları olduğu için domuz eti yemez.

المسلمون لا يأكلون الخنزير لأنّه لحم فيه خطر.

Sağlık harcamalarında neyin ne kadar olduğunu baştan bilsek ne olurdu?

ماذا لو عرفنا جميعًا تكلفة الأشياء في الرعاية الصحية مُسبقًا؟

2011'de Dünya Sağlık Örgütü, yalnızca üye Batı Avrupa devletlerinde

في عام 2011، قدرت منظمة الصحة العالمية

Tahttan indirilene kadar . Sağlık Örgütü , bu virüsün domuzlar ve etleri

الفٍ وتسعمائةٍ وتسعةٍ وتسعين دون توضيحاتٍ تذكر. وتؤكد منظمة

Beklenmedik sağlık giderlerini ödemek için tasarruflarımızı gözden geçirmek zorunda kaldık.

اضطررنا للاستعانة بمدخراتنا لكي ندفع النفقات الطبية الغير متوقعة.

Yapabildiğim her şeyin, yüksekokul, hukuk fakültesi ve sağlık adalet işi dahil

وهناك اعتراف في عائلتنا أن كل ما استطعت إنجازه في...

Konusunda temkinli kaldı . Sağlık Örgütü ise resmi web sitesinde bu virüsün

من متطفلٍ جديد قد يعيد الكوكب الى الاغلاق الكامل رغم انه لم

Yayılmasına yardımcı olur . Bilim adamlarının ve sağlık uzmanlarının korktuğu bir şey.

اكثر وبسرعة. وهو الامر الذي يتخوف منه علماء وخبراء الصحة.

"Sağlık yetkilileri endişe verici bir SARS salgınını kontrol altına almaya çalışıyor"

حينما حاول مسؤولو الصحة السيطرة على تفشى مرض السارس.

Gıdaya para yardımı yaptı, eğitimi geliştirdi sistem, kıskanılacak bir sağlık sistemi inşa etti

دعم الغذاء وحسن نظام التعليم وبنى نظام الرعاية الصحية المطلوب