Translation of "Bebek" in Arabic

0.034 sec.

Examples of using "Bebek" in a sentence and their arabic translations:

Bebek çıplaktı.

كان الصبي عاريا.

Bebek gelmeye hazırdı.

الطفل جاهز للخروج.

Bebek gibi uyuyor.

- إنه ينام كطفل.
- هو نائم مثل طفل

Bebek niçin ağlıyor?

لماذا يصرخ الصبي؟

Bebek hala iyi.

الصّبيّ على ما يرام.

Tüm bebek kurbağalar çıtırdıyor.

‫الضفادع الصغيرة تصدر صوتاً عند مضغها.‬

bebek ölüm oranlarını azaltma

ومعالجة الأمراض المُوهنة المستعصية، والتقليل من معدل وفيات الرضع

Ve bebek maskesi kırık.

وقناع الأطفال هذا محطم.

Sağlıklı bir bebek doğurdu.

ولدَت صبيا في صحة جيدة.

Gürültü yapamam. Bebek uyuyor.

أنا لا أستطيع أن أضج. ينام الطفل.

Bebek tüm gece ağladı.

- بكى الطفل طوال اليل.
- بقي الرضيع يبكي طول الليل.
- أخذ الصغير يبكي طيلة الليل.

Ne şirin bir bebek. Cee.

- يا له من طفل جميل.
- ياله من طفل محبب! يييي!

Tom hâlâ sadece bir bebek.

ما زال توم مجرد طفل.

Bu bebek teyzemden bir hediye.

- تلك الدمية هدية من عمتي.
- هذه الدمية هدية من خالتي.

Dedektif Sadık bebek ölümlerini soruşturdu.

حقّق التحرّي صادق حول وفاة الصّبيان.

Bir dakika daha ve bebek ağlıyordu.

دقيقة آخرى و تلك الطفلة بدأت بالبكاء.

Ve bebek pembeleşti annesinin kucağında ısındı

أصبحت زهرية اللون وتتدفأ على صدر والدتها،

Anne de bebek de çok iyiydi.

كلتا الأم و الطفلة كانتا بخير.

Ama o bir bebek gibi yattı.

لكنه نام كالطفل.

Yeni doğmuş bir bebek hasta olmaya eğilimlidir.

من السهل على صبي حديث الولادة أن يمرض.

Kız kardeşim bana güzel bir oyuncak bebek yaptı.

صنعت لي أختي دميةً جميلة.

Şu an o bebek bezlerine gerçekten ihtiyacım var.

أنا حقا أحتاج هذه الحفاظات الآن.

Iyi olanın olağanüstü derecede kusursuz bir bebek olduğunu düşünüyordum,

اعتقدت أن الأمر الجيد هو أن أنجب طفلة خارقة

Bir bebek olarak, Fadıl böyle bir ameliyat için fazla güçsüzdü.

بما أنّ فاضل كان صبيّا، كان لا يزال صغيرا لإجراء عمليّة جراحيّة كهذه.

Bir arkadaşım 'Şu ana dek gördüğüm farkındalığı en yüksek bebek' dedi.

قال أحد الأصدقاء " أنها أكثر طفل منتبه رأيته في حياتي "

Sadece birkaç haftalık bir bebek bu. Ağaçların arasından duyduğu sesler sonunda gözünde somutlaşıyor.

‫رضيع، لم يمر على ولادته إلا بضعة أسابيع...‬ ‫عرف أخيرًا أشكال مصدر الأصوات‬ ‫التي سمعها في الأدغال.‬