Translation of "çalar" in Arabic

0.003 sec.

Examples of using "çalar" in a sentence and their arabic translations:

Mary piyano çalar.

ماري تعزف البيانو.

Tom şeyler çalar.

توم يسرق الاشياء.

Ben çalar saatimi duymadım.

أنا لم أسمع المنبه.

Annem iyi piyano çalar.

- تعزف أمي على البيانو بمهارة.
- أمي تعزف البيانو بمهارة.

Bu arada, keman çalar mısın?

بالمناسبة هل يمكنك العزف على الكمان؟

Ben bir MP3 çalar istiyorum!

أريد مشغل MP3.

O, çok iyi keman çalar.

إنها تعزف على الكمان بمهارة.

Benden daha iyi piyano çalar.

إنه يعزف على البيانو أفضل مني.

O çok iyi piyano çalar.

يعزف على البيانو بشكل جيد جداً

Zil çalar çalmaz öğretmen sınıfa girdi.

ما أن رن الجرس حتى دخلت المعلمة إلى الصف.

Miho, Noriko'dan daha iyi piyano çalar.

ميهو أحسن من نوريكو في العزف على البيانو.

Sonunda memurlar gelir ve evlerin kapılarını çalar,

وفي نهاية القصة جاء ضباط التجنيد يقرعون الأبواب ،

Benim çalar saatim çok gürültülü ses çıkarıyor.

تكات ساعتي المنبهة عالية جداً.

Sami, Leyla'nın kapısını çalar ama cevap vermiyordu.

قرع سامي على باب ليلى و لم تستجب.

3 yıl kadar sabah çalar saat adında bir

مكالمة تنبيه لمدة 3 سنوات في الصباح

- Bu sabah alarmlı saatim çalmadı.
- Bu sabah çalar saatim çalmadı.

لم ترن ساعتي المنبهة هذا الصباح.

Dünya bir altın kuralı takip eder: Parayı veren düdüğü çalar.

يحترم عالمنا قانوناً ذهبياً واحداً: من يملك الذهب يضع القانون.