Translation of "Tío" in Turkish

0.040 sec.

Examples of using "Tío" in a sentence and their turkish translations:

- Es mi tío.
- Él es mi tío.

- O benim amcam.
- O benim dayım.

- Este tío es cojonudo.
- Este tío es genial.

Bu adam harika.

- Mi tío está enojado.
- Mi tío está enfadado.

Amcam kızgın.

- ¿Qué tan viejo es tu tío?
- ¿Cuántos años tiene vuestro tío?
- ¿Cuántos años tiene su tío?
- ¿Cuántos años tiene tu tío?
- ¿Qué edad tiene vuestro tío?
- ¿Qué edad tiene tu tío?
- ¿Qué edad tiene su tío?

Amcan kaç yaşında?

- ¿Qué tan viejo es tu tío?
- ¿Cuántos años tiene tu tío?
- ¿Qué edad tiene tu tío?

Amcan kaç yaşında?

Podría ser mi tío

Amcam da olabilir

¿Dónde vive tu tío?

Amcan nerede yaşıyor?

Mi tío está enfadado.

Amcam kızgın.

Vivo con mi tío.

Amcamla birlikte yaşıyorum.

Mi tío es rico.

Amcam zengin.

Tom es tu tío.

Tom senin amcan.

Voy a ser tío.

- Amca olacağım.
- Dayı olacağım.
- Enişte olacağım.

Tom es mi tío.

- Tom benim amcam.
- Tom amcamdır.
- Tom dayımdır.
- Tom eniştemdir.
- Tom emmimdir.
- Tom emmim olur.
- Tom eniştem olur.
- Tom dayım olur.
- Tom amcam olur.

Mi tío vende pescados.

Amcam balık ticareti yapar.

Tengo un tío rico.

Benim zengin bir amcam var.

- Mañana veré a mi tío.
- Voy a visitar a mi tío mañana.

Yarın amcamı göreceğim.

Regresemos a mi tío Richard.

Richard amcama dönelim.

Su tío dirige el hotel.

Otel amcası tarafından çalıştırılmaktadır.

Mi tío hizo una fortuna.

Amcam bir servet yaptı.

Él visitará a su tío.

O, amcasını ziyaret edecek.

Pero que tío más perezoso.

O, çok tembel bir heriftir.

Mañana veré a mi tío.

Yarın amcamla görüşüyorum.

Un tío mío es doctor.

Benim bir amcam bir doktordur.

Quiero hablar con tu tío.

- Dayınla konuşmak istiyorum.
- Amcanla konuşmak istiyorum.

Mi tío vive en Alemania.

Amcam Almanya'da yaşıyor.

Mi tío conduce un Ford.

Amcam bir Ford sürer.

No aguanto a este tío.

Bu adama katlanamıyorum.

¿Sabes quién es ese tío?

O adamın kim olduğunu biliyor musun?

Visitó a su tío ayer.

O, dün amcasını ziyaret etti.

Nos quedamos con nuestro tío.

Amcamlarda kalıyoruz.

Su tío vive en Suiza.

Amcası İsviçre'de yaşıyor.

Fui contratado por mi tío.

Amcam tarafından işe alındım.

Me quedé con mi tío.

Amcamla birlikte kaldım.

Mi tío nunca escribe cartas.

Amcam asla mektup yazmaz.

Mi tío murió de cáncer.

Amcam kanserden öldü.

Nos quedamos donde nuestro tío.

Biz amcamızın evinde kaldık.

Mi tío tiene tres hijos.

- Amcamın üç çocuğu var.
- Dayımın üç çocuğu var.

Mi tío sabe hablar alemán.

Amcam almanca konuşabilir.

Soy el tío de Tom.

- Ben Tom'un amcasıyım.
- Ben Tom'un dayısıyım.
- Ben Tom'un eniştesiyim.

Mi tío maneja un hotel.

Amcam bir otel çalıştırıyor.

- Tengo una cita con mi tío mañana.
- He quedado con mi tío mañana.

Yarın amcamla bir randevum var.

- Mi tío me ha dado un libro.
- Mi tío me dio un libro.

Amcam bana bir kitap verdi.

- Mi tío compró un perro ayer.
- Ayer mi tío se compró un perro.

Dün amcam bir köpek aldı.

Torné a pensar en mi tío,

Amcamı hatırladım

Mi tío me dio su coche.

Amcam bana arabasını verdi.

Ahora Tom vive con su tío.

Tom şimdi amcasıyla yaşıyor.

Mañana viene mi tío a visitarnos.

Amcam yarın bizi görmeye gelecek.

Su tío murió hace cinco años.

Onun amcası beş yıl önce öldü.

Mi tío vive en Nueva York.

Amcam New York'ta yaşıyor.

Mi tío murió hace un año.

Amcam bir yıl önce öldü.

Mi tío vivía una vida feliz.

Amcam mutlu bir hayat yaşadı.

Mi tío me compró este libro.

Amcam bana bu kitabı aldı.

Su tío es un médico famoso.

Onun amcası ünlü bir doktordur.

Hablé por teléfono con mi tío.

Telefonda amcamla konuştum.

Le debo 10.000 $ a mi tío.

Amcama 10,000 dolar borçluyum.

- Estás borracho, che.
- Tío, estás pedo.

Adamım, sen sarhoşsun.

Mi tío trabaja en esta oficina.

Amcam bu ofiste çalışıyor.

Cenamos en casa de nuestro tío.

Akşam yemeğini amcamlarda yedik.

Mi tío me regaló este reloj.

- Amcam bana bu kol saatini verdi.
- Dayım bana bu kol saatini verdi.
- Eniştem bana bu kol saatini verdi.

Mi tío le dio un regalo.

- Amcam ona bir hediye verdi.
- Dayım ona bir hediye verdi.

Mi tío me dio un regalo.

- Amcam bana bir hediye verdi.
- Dayım bana bir hediye verdi.
- Dayım ona bir hediye verdi.

Tío Vasya me regaló una pintura.

Vasya amca hediye olarak bana bir tablo verdi.

Esta casa pertenece a mi tío.

Bu ev amcama aittir.

Mi tío me obsequió el reloj.

Amcam bana saat verdi.

Mi tío tiene una familia grande.

Amcamın büyük bir ailesi var.

Mi tío me regaló una cámara.

Amcam bana bir kamera verdi.

Esas casas son de mi tío.

- O evler amcama aittir.
- O evler emmimin.
- O evler amcamın.

Él fue educado por su tío.

O amcası tarafından yetiştirildi.

Tom es el tío de Mary.

Tom, Mary'nin amcasıdır.

Mi tío te dio un regalo.

Amcam sana bir hediye verdi.

- Mi tío vive en Nueva York.
- Mi tío vive en la ciudad de Nueva York.

Amcam New York'ta yaşıyor.

- Nunca estuve en lo de mi tío.
- Nunca he estado en la casa de mi tío.

Amcamın evine hiç gitmedim.

- La mujer de mi tío es mi tía.
- La esposa de mi tío es mi tía.

Amcamın karısı benim halam.

¿Todavía está vuestro tío en el extranjero?

Amcan hâlâ yurt dışında mı?

El tío Bob nos invitó a cenar.

Amcanız Bob, akşam yemeği için bize davet etti.

Helen visita a su tío cada domingo.

Helen her Pazar amcasını ziyaret eder.

Lo llamaron Horatio como a su tío.

Ona amcasının anısına Horatio adı verildi.

Mi tío tiene una casa en Italia.

Amcamın İtalya'da bir evi var.

Mi tío enseña inglés en una universidad.

Amcam bir üniversitede İngilizce öğretir.

Tengo un tío que vive en Kioto.

Kyoto'da yaşayan bir amcam var.