Examples of using "Ruinas" in a sentence and their turkish translations:
Binlerce bina harabelerde yatıyordu.
Çatlakların üzerine inşa ediyoruz.
Şehir harabeye dönmüştü.
- Kasaba harabe haline düştü.
- Kasaba harabe haline dönüştü.
Kale şimdi harabe halinde.
Eski kale harabeye dönmüştü.
Kalıntılar görülmeye değerler.
Atina harabelerini ziyaret etmek istiyorum.
Arkeolog eski Roma harabeleri üzerinde çalışıyor.
Bu uygarlığın bilinen pek çok kalıntısı vardır.
Harap kale şimdi restorasyon altında.
O kalıntılar bir zamanlar görkemli bir saraydı.
Taş Devri kalıntıları keşfedildi.
Ben terk edilmiş bir köyün kalıntıları yanında kamp kurdum.
Uzaktaki antik kalıntıları görebilirsiniz.
Onlar enkaz arasında ceset arıyorlar.
yapılan arkeolojik kazılarda 2. Ayasofya'nın kalıntılarına rastlayabiliyoruz
Ama bugün, Venezüella hem siyasi hem de ekonomik açıdan rezalet.