Examples of using "Planear" in a sentence and their turkish translations:
ve şimdi bütçelerimizi planlayabilir,
plan yapma yeteneği kazanırsın.
Devrim konseyi strateji planlamak için toplandı.
Bir kuş kanatlarını oynatmadan havada süzülebilir.
İki generalde kış aylarını tekrardan organize olmak ve gelecek sene için plan yapmakla geçirdiler.
Büyük işleri başarmak için sadece hareket etmemeliyiz aynı zamanda hayal kurmalıyız; sadece planlamamalıyız aynı zamanda inanmalıyız.