Examples of using "Consejo" in a sentence and their turkish translations:
Tavsiyene ihtiyacım var.
Tavsiyene ihtiyacım var.
Tavsiyelerine ihtiyacım vardı,
- Benim tavsiyemi izleyin.
- Sözümü dinle.
- Tavsiyeme uy.
Bizim tavsiyene ihtiyacımız var.
Senin tavsiyeni istiyoruz.
Tavsiyene ihtiyacım var.
Onun tavsiyesini iste.
Tavsiyemi dinleyin!
Ondan tavsiye istemelisin.
Benim için bir tavsiyeniz var mı?
Tavsiyeyi takdir ediyorum.
Tavsiye istemekten çekinme.
Tavsiyene uyacağım.
size bir tavsiye vermek istiyorum.
Sana biraz tavsiye vereyim.
O, tavsiyemi dinlemedi.
Ondan tavsiye iste.
Ondan tavsiye iste.
Tavsiyen için teşekkür ederim.
Tom'un bizim tavsiyemize ihtiyacı var.
O onun tavsiyesini görmezden geldi.
Tavsiyemi dinlemelisin.
Tavsiyemi istedi.
O benim tavsiyemi takip edecek.
Bana tavsiyede bulunduğun için teşekkür ederim.
- Tavsiyeniz nedir?
- Senin tavsiyen nedir?
Tavsiyemi dinlemelisin.
Tavsiyemi dinledi.
Tavsiye için teşekkürler.
Bu güzel bir öğüt.
Onun tavsiyesini dinlemelisin.
Sana biraz tavsiye verebilir miyim?
Ben senin tavsiyeni takip etmeye çalışacağım.
Tavsiyene göre davranacağım.
Kimse tavsiyemi istemedi.
Tom'un tavsiyesini alın.
Tavsiye için ona gittim.
Onun tavsiyesini takip etmelisin.
Keşke sana danışsaydım.
John benim tavsiyemi göz ardı etti.
O, onların tavsiyelerini istedi.
İyi bir tavsiyeye ihtiyacım var.
Bu benim tavsiyem.
- Tavsiyemi istedi.
- Benden tavsiye istedi.
Bir şey hakkında tavsiyeni sorabilir miyim?
Tavsiyen olmasaydı, başarısız olurdum.
Tavsiyesini hiç beklemiyordum,
Size de tavsiyem
Sen onun tavsiyesini kabul etmeliydin.
Keşke tavsiyenizi dinleseydim.
Sana iyi bir öğüt vereceğim.
Benim tavsiyeme göre hareket ettiler.
O, ona biraz öğüt verdi.
O bana bir parça tavsiye verdi.
Ben yönetim kurulu üyesiyim.
Biz onun tavsiyesini dinlemeliyiz.
Onun tavsiyesi çok yararlı oldu.
Tavsiyene uyacağım.
Keşke tavsiyene uysaydım!
Tavsiyeni duymak istiyorum.
Başka birinin tavsiyesi var mı?
Bu güzel tavsiye için teşekkürler.
Ben onun tavsiyesini değerli olarak görüyorum.
Lütfen tavsiyemi dinle.
Tavsiyeniz üzerine hareket edeceğim.
Sana bir tavsiye vermek istiyorum.
Tavsiye için çok teşekkürler.
Tom'un tavsiyesini al.
Kendi tavsiyemi takip etmedim.
Tavsiye için teşekkürler, Tom.
Tavsiyeni aklımda tutacağım.
Keşke tavsiyeni dinleseydim.
O benim tavsiyemi görmezden gelmeye cesaret etti.
Onun öğüdü size çok yararlı olacaktır.
- Niçin onun fikrini sormuyoruz?
- Onun tavsiyesini alsak ya.
Bu kuralda, gazetecileri örnek alın.
Bana iyi öğüt verdin.
- Senin nasihatın beni başarıya götürdü.
- Senin nasihatından dolayı başarabildim.
- Bana verdiğin nasihattan dolayı başarabildim.
Onun tavsiyesi olmadan, o başarısız olurdu.
O, bana bir parça iyi öğüt verdi.
Niçin onun tavsiyesini dinlemiyorsun?
Unut gitsin. Ona tavsiye vermenin hiçbir anlamı yok.
Niçin onun tavsiyesini sormuyoruz.
Onun tavsiyesi çok yardımcı olmadı.
O, benim tavsiyemi dinlemeli.
Ben onun tavsiyeme uymasını önerdim.
Paraya değil, tavsiyene ihtiyacım var.
Tavsiye için Tom'a sormalıydım.
Kimden tavsiye isteyeceğimi bilmiyorum.
Sana bir parça tavsiye vereyim.