Translation of "Obtuve" in Turkish

0.024 sec.

Examples of using "Obtuve" in a sentence and their turkish translations:

Yo obtuve un bono.

Ben bir ikramiye aldım.

Obtuve gratis esta bicicleta.

Bu bisikleti ücretsiz aldım.

Obtuve mi doctorado en historia,

Tarih bölümünde doktora yaptım

- Obtuve mi venganza.
- Me vengué.

Ben intikamımı aldım.

- Ah, entiendo.
- Oh, lo obtuve.

Oh, anladım.

Obtuve la información directamente de él.

Bilgiyi doğrudan ondan aldım.

Pero obtuve un préstamo, y luego otro.

Ama bir kredi aldım, ardından bir kredi daha.

Obtuve la noticia de una fuente confiable.

Haberi güvenilir bir kaynaktan aldım.

Yo obtuve alguna ayuda de un amigo.

Bir arkadaştan biraz yardım aldım.

Yo obtuve estos aretes de mi abuela.

- Bu küpeleri büyükannemden aldım.
- Bu küpeleri anneannemden almıştım.

Obtuve un nuevo nivel de aprecio por las matemáticas.

Matematiğe yepyeni bir hayranlık kazandım.

- Casi obtuve puntuación perfecta.
- Casi saqué todo el puntaje.

Neredeyse mükemmel bir skor yaptım.

Yo creo que no merecía el castigo que obtuve.

Aldığım cezayı hak ettiğimi düşünmüyorum.

Fui a la universidad por cuatro años y todo lo que obtuve fue este miserable diploma.

- Dört yıl boyunca üniversiteye gittim ve bütün aldığım bu, bitli diplomaydı.
- Dört yıl üniversiteye gittim ve elime geçen tek şey bu kıçı kırık diploma.