Translation of "Individual" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Individual" in a sentence and their turkish translations:

Tanto individual como colectivamente,

hem bireysel hem de toplu olarak,

¿Habitación individual o doble?

Tek ya da çift kişilik oda?

Quisiera reservar una habitación individual.

Tek kişilik oda rezervasyonu yaptırmak istiyorum.

Pieza individual con baño, por favor.

Tek kişilik banyolu ada, lütfen.

Estaban atrapados en su celda individual depresiva.

Kendi depresyon hapislerinde tıkılı kalmışlardı.

Quiero una pieza individual si es posible.

Mümkünse tek kişilik bir oda istiyorum.

No como una amenaza para nuestro privilegio individual.

küresel hayatta kalmamız için bir gereklilik.

Todo gran escritor posee un estilo propio individual.

Bütün büyük yazarların kendi kişisel tarzları vardır.

A escalar fuera de mi mundo oscuro, individual, controlable

Kontrolümdeki karanlık dünyamdan çıkacaktım

El sacrificio individual asegura la supervivencia de la colonia.

Bireysel fedakârlık, koloninin ayakta kalmasını sağlıyor.

Quiero una habitación individual con baño por dos noches.

İki gece için banyolu tek kişilik bir oda istiyorum.

Hay casos en los que deben abandonar una idea individual

Eğer büyük resmi görmek istiyorsanız

Toda persona tiene derecho a la propiedad, individual y colectivamente.

Her şahıs tek başına veya başkalarıyla birlikte mal ve mülk sahibi olma hakkına sahiptir.

Porque los criaremos para ser capaces de reconocer su potencial individual,

Çünkü onları bireysel potansiyellerini tanıyacak şekilde yetiştiriyoruz,

Me gustaría reservar una habitación individual para el 3 de junio.

3 Temmuz için tek kişilik bir oda ayırtmak istiyordum.

Y que nos puede inspirar para crear algo que trascienda lo individual,

sağlayacak kendimizden daha büyük bir şey yaratmak için

Lo que sucede a nivel individual se suma en todo el mundo y con el tiempo.

Dünya genelinde ve zaman içerisinde bireysel seviyede neler oluyor?

Toda persona tiene derecho a la libertad de pensamiento, de conciencia y de religión; este derecho incluye la libertad de cambiar de religión o de creencia, así como la libertad de manifestar su religión o su creencia, individual y colectivamente, tanto en público como en privado, por la enseñanza, la práctica, el culto y la observancia.

Herkesin, fikir, vicdan ve din hürriyeti hakkı vardır; bu hak, din veya kanaat değiştirmek hürriyeti, dinini veya kanaatini tek başına veya topluca, açık olarak veya özel surette, öğretim, tatbikat, ibadet ve ayinlerle izhar etmek hürriyetini içerir.