Examples of using "Forzó" in a sentence and their turkish translations:
Tom onu yapmam için beni zorladı.
Sebzelerini yemesi için ona baskı yaptı.
Tom beni kutuyu açmaya zorladı.
Tom terk edilmiş kulübeye zorla girdi.
Ani bir hastalık onu randevusunu iptal etmeye zorladı.
bu Zoom u kullanmaya Milli eğitim zorlamadı
Gecikme bizi pahalı bir otelde bir gece kalmaya zorladı.
Hastalık onu okuldan vazgeçmesi için zorladı.