Translation of "Uso" in Turkish

0.034 sec.

Examples of using "Uso" in a sentence and their turkish translations:

Uso gafas.

Ben gözlük takıyorum.

- Yo uso Twitter.
- Estoy usando Twitter.
- Uso Twitter.

- Twitter kullanıyorum.
- Ben Twitter kullanıyorum.
- Twitter kullanırım.

Yo uso Firefox.

Firefox kullanırım.

Yo uso Twitter.

- Twitter kullanıyorum.
- Ben Twitter kullanıyorum.

¿Cómo uso esto?

Bunu nasıl kullanırım?

No los uso.

Onları kullanmam.

Yo lo uso.

Ben onu kullanırım.

No uso Facebook.

Ben Facebook kullanmıyorum.

No lo uso.

Onu kullanmam.

uso cremas hidratantes.

nemlendirmemiz gerekiyor.

No uso corbata.

- Kravat kullanmam.
- Kravat takmam.

Lo uso ya que

Yine de yapıyorum

Uso lentes de contacto.

Kontakt lens kullanıyorum.

- Uso esto.
- Utilizo esto.

Ben bunu kullanıyorum.

Yo uso el tenedor.

Ben çatal kullanırım.

uso términos comunes, claro.

burada gündelik terimleri kullanıyorum, elbette ki.

Uso la definición de autoconfianza

Ben öz güvenin tanımını

Pero uso la palabra habilidad

Ama, ben yetenek sözcüğünü kullanıyorum

Según su uso más reciente.

soldan sağa doğru sıralanırdı.

Hacen uso de las luces.

Işıklardan faydalanıyorlar.

Hacen uso del campo magnético

manyetik alandan faydalanıyorlar

Hizo buen uso del dinero.

O, parayı en iyi şekilde değerlendirdi.

Es para mi uso personal.

O benim kişisel kullanımım için.

Uso Internet para hacer negocios.

İnterneti iş yapmak için kullanırım.

Lo uso todos los días.

- Ben onu her gün kullanırım.
- Her gün onu kullanıyorum.
- Onu her gün kullanırım.
- Her gün kullanırım.
- Her gün kullanıyorum.

Uso anteojos solamente para leer.

Yalnızca okumak için gözlük takıyorum.

Esto es para uso interno.

Bu dahili kullanım içindir.

Guardaré esto para uso futuro.

Bunu gelecekte kullanmak için saklayacağız.

Representando el 70 % del uso mundial.

en fazla tatlı suyu tarım endüstrisi kullanıyor.

Tu sugerencia no tiene uso práctico.

Teklifiniz işe yaramaz.

Uso Google casi todos los días.

Neredeyse her gün Google kullanırım.

¿Qué uso tienen las ciencias económicas?

Ekonominin ne faydası var?

Hice uso de esta buena oportunidad.

Onu iyi bir fırsat olarak kullandım.

Uso Yahoo! para buscar en Internet.

Ben internette arama yapmak için Yahoo'yu kullanırım.

¿Puedes justificar el uso de violencia?

Şiddeti mazur gösterebilir misin?

Puedes hacer uso de su biblioteca.

- Onun kütüphanesini kullanabilirsin.
- Onun kütüphanesini kullanabilirsiniz.

- Yo uso Twitter.
- Estoy usando Twitter.

Twitter kullanıyorum.

Si uso lodo, eso disimulará mi olor.

Çamuru kullanacaksam bu kokumu kapatacaktır.

En realidad minimiza nuestro uso de pesticidas

bizim zirai ilaç kullanımımızı minimuma indiriyor aslında

Siempre uso botas cuando llueve o nieva.

Yağmur ya da kar yağdığında her zaman botlarımı giyerim.

El viejo reloj aún sigue en uso.

Eski saat hâlâ kullanımdadır.

Él uso su bicicleta sin pedir permiso.

İzin almadan onun bisikletini kullandı.

Todo esto es para mi uso personal.

Bunun hepsi benim kişisel kullanımım içindir.

Esto es sólo para tu uso personal.

Bu sadece senin kişisel kullanımın içindir.

Hagan un buen uso de su tiempo.

- Zamanınızı iyi kullanın.
- Vaktini iyi kullan.
- Zamanını iyi kullan.

A veces uso tijeras como un abrelatas.

Bazen bir konserve açacağı olarak makas kullanırım.

Uso internet como fuente para mi investigación.

Araştırmam için İnternet'i bir kaynak olarak kullanıyorum.

Él hace buen uso de sus capacidades.

O, yeteneklerini iyi kullanır.

Debes hacer buen uso de tu tiempo.

Sen zamanını iyi kullanmalısın.

Tengo coche pero casi no lo uso.

Arabam var, ama neredeyse hiç kullanmıyorum.

No uso las lenguas para hablar y no decir nada, las uso para servir a la humanidad.

Ben dilleri konuşmak ve bir şey söylemek için kullanmam. Ben onları insanlığa hizmet etmek için kullanırım.

Es el uso de una fórmula nutritiva concreta

bitkinin büyümesini sağlamak için

Es el gran uso eficiente de los recursos,

kaynağı daha verimli kullanmayı mümkün kılması.

"La exploración y el uso del espacio ultraterrestre

ekonomik ve bilimsel gelişim seviyesine bakılmaksızın

Pero, ahora, con el uso de tecnología nueva,

Ama artık yeni teknolojiler kullanarak...

Hacemos uso de su carne, leche y huevos

onun etinden sütünden yumurtasından faydalanıyoruz

Uso el Internet en el cuarto de baño.

Ben banyoda internet kullanırım.

El tratado prohíbe el uso de armas químicas.

Antlaşma, kimyasal silah kullanımını yasaklar.

De fácil uso y cómodos para el usuario.

üreterek meydan okuruz.

Aquí vemos que el uso de esta frase

Bu ifadenin kullanımının doksanlı yılların

Uso todo tipo de software para estudiar chino.

Çince çalışmak için bütün yazılım çeşitlerini kullanıyorum.

Una frase que, aunque resulte raro, uso a diario.

O kadar garip bir tabir ki artık günlük olarak kullanıyorum.

Razón por la cual uso una silla de ruedas.

bu yüzden tekerlekli sandalye kullanıyorum.

Desde que tengo uso de razón me han dicho

Şimdi, hatırladığım kadarıyla, büyüdüğüm zaman ne tür bir

Discutí con Tom sobre el uso de la marihuana.

Tom'la esrar kullanımı hakkında tartıştım.

La iglesia católica no aprueba el uso del preservativo.

Katolik Kilisesi prezervatif kullanımına göz yummamaktadır.

La educación nacional no forzó el uso de este Zoom

bu Zoom u kullanmaya Milli eğitim zorlamadı

Mediante la elección de productos reutilizables y el uso de

ve klimada enerji kullanımını azaltmak için duvarlarda ve tavanlarda yalıtım

Mi hija dice que soy anticuada porque no uso celular.

Kızım eski kafalı olduğumu söyler çünkü cep telefonu kullanmam.

El uso de una máscara evita que toques tu cara".

"Maskeler sizi yüzünüze dokunmaktan alıkoyma konusunda gerçekten iyi iş başarıyorlar."

Este desarmador es demasiado pequeño para ser de cualquier uso.

Bu tornavida herhangi bir şekilde kullanılması için çok küçük.

Yo no uso taxis, a menos que sea absolutamente necesario.

Çok gerekli olmadıkça taksileri kullanmam.

Por lo general no uso corbata para ir al trabajo.

Ben genellikle çalışmak için bir kravat takmam.

Yo uso Mac. No puedo abrir archivos de Windows 95.

Mac kullanıyorum, Windows 95 dosyalarını açamıyorum.

Iré a por ellos haciendo uso de mi típico estilo extravagante.

Onları her zamanki havalı tarzımda getireceğim.

A pesar de las controversias por el uso de inmensos recursos.

büyük bir mücadele içerisinde, şehirler buraların etrafına inşa ediliyor,

La ato de este lado y, luego, la uso como tirolesa.

Halatı bu tarafa bağlayacağım ve karşıya geçmek için onu bir hat gibi kullanacağım.

Hay una regla con respecto al uso de cuchillos y tenedores.

Bıçak ve çatal kullanımı ile ilgili olarak bir kural vardır.

Un accidente automovilístico le privó del uso de su mano izquierda.

Bir trafik kazası onu sol elini kullanmaktan mahrum etti.

A menudo uso SSH para tener acceso remoto a mi computador.

Uzak bilgisayarlarıma erişmek için sık sık SSH'ı kullanırım.

Se ha divulgado mucho el uso de ese tipo de radio.

Bu tür radyo kullanımı yaygın oldu.

NHH: También estamos viendo el uso de esta tecnología a escala mundial,

NHH: Bu teknolojinin kullanıldığını küresel çapta da görüyoruz

Un uso excesivo de Internet no es una cuestión médica o psiquiátrica.

İnternetin aşırı kullanımı tıbbi veya psikiyatrik bir sorun değildir.

A menudo a la palabra "teoría" se le da un mal uso.

"Teori" kelimesi genellikle yanlış kullanılır.

El precio de las lecciones de piano incluye el uso del piano.

Benim piyano derslerinin fiyatı piyano kullanımını içermektedir.

- Esta vieja mesa sigue en uso.
- Esta vieja mesa todavía se usa.

Bu eski masa hâlâ kullanımda.

Todos los estudiantes tienen libertad para hacer uso de la biblioteca universitaria.

Bütün öğrenciler üniversite kütüphanesini kullanmakta serbesttirler.

- Con frecuencia uso gafas de sol.
- A menudo llevo anteojos de sol.

Sık sık güneş gözlüğü takarım.

De envases de plástico de un solo uso que se tiran cada año

kirleten torunlarım ve torunlarımız gibi

Medidas para reducir el uso de combustibles fósiles, otros gases se acumulan en

alarak karbondioksit odaklanmak bir anda, diğer gazlar

Los combustibles fósiles con el aumento del uso de energía en todo el

altmış altı metre yükseltecektir . Dünya