Translation of "Físico" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Físico" in a sentence and their turkish translations:

Su padre es físico.

Onun babası bir fizikçi.

Dentro de un espacio físico.

fiziksel mekânda yaşanıyor.

Aún vivimos en el mundo físico.

ve hâlâ fiziksel dünyada yaşıyoruz.

Niels Bohr fue un físico dinamarqués.

Niels Bohr Danimarkalı bir fizikçidir.

El contacto físico con niños es muy importante.

Bir çocukla fiziksel temas çok önemlidir.

Y, como tal, tiene tanto un componente físico, el sonido,

ve aslında, ikisinin de fiziksel bir ögesi vardır, yani ses

Pensaba que él no solo podía navegar el mundo físico,

Sadece fiziksel dünyayı değil,

Él es un físico que está trabajando en el teletransporte.

O, ışınlanma üzerinde çalışan bir fizikçi.

Yo diría que, limiten el contacto físico cara a cara.

Yüz yüze etkileşimlerinizi sınırlayın diyebilirim.

Además de ser un famoso físico, él es un gran novelista.

Ünlü bir fizikçi olmanın yanı sıra, o büyük bir romancıdır.

Toda esa quimioterapia había cobrado un precio físico permanente en mi cuerpo.

Tüm o kemoterapi vücudumu kalıcı olarak kötü etkilemişti.

Y es ahí donde mi formación como físico tiene relevancia en esta historia.

İşte fizik altyapım da burada devreye girdi.