Examples of using "Físico" in a sentence and their turkish translations:
Onun babası bir fizikçi.
fiziksel mekânda yaşanıyor.
ve hâlâ fiziksel dünyada yaşıyoruz.
Niels Bohr Danimarkalı bir fizikçidir.
Bir çocukla fiziksel temas çok önemlidir.
ve aslında, ikisinin de fiziksel bir ögesi vardır, yani ses
Sadece fiziksel dünyayı değil,
O, ışınlanma üzerinde çalışan bir fizikçi.
Yüz yüze etkileşimlerinizi sınırlayın diyebilirim.
Ünlü bir fizikçi olmanın yanı sıra, o büyük bir romancıdır.
Tüm o kemoterapi vücudumu kalıcı olarak kötü etkilemişti.
İşte fizik altyapım da burada devreye girdi.