Examples of using "Pensaba" in a sentence and their turkish translations:
Belki de öyle olduğunu düşündüm.
diyen bilgileri görüyor, duyuyor olurduk.
Ya şimdi düşünce o dönemi
Öyle olduğunu sanmıyordu.
Ben senin bugün geldiğini sanıyordum.
Yalnız olduğumu düşündüm.
Ben senin Tom olduğunu düşündüm.
Onları tanıdığımı sanıyordum.
Eğlenceli olacağını düşündüm.
Onu bildiğini sandım.
Ondan hoşlanacağını düşündüm.
Asla geri dönmeyeceğini düşündüm.
O, benim bir doktor olduğumu düşündü.
Bir yandan da şöyle dedim "Bunu yapabilir miyim?
Mesleğimin bu olduğunu düşündüm.
Kendime diyordum ki
Tom'un komik olduğunu düşündüm.
Onun bize yardım edeceğini düşünmedim.
Yeterli param olduğunu düşündüm.
Senin Bostonlu olduğunu düşündüm.
Tom'un mutlu olacağını düşündüm.
Açık olduğunu sanıyordum.
Bunun benimki olduğunu düşündüm.
Fransızca konuşabildiğini sandım.
Bizimle geleceğini düşünüyordum.
Tom yalan söylediğimi düşündü.
Onun gelmesini umuyordum.
- Düşündüğüm odur.
- İşte düşündüğüm şey.
Bugün pazartesi olduğunu düşündüm.
Ben onun kızgın olduğunu düşündüm.
Tom'un Kanadalı olduğunu düşündüm.
hazır olduğumu düşünsem de
Ben onun yapmak için kolay olacağını düşünmüştüm.
Ben onun senin işin olduğunu sanıyordum.
Tom'un sizinle olduğunu sanıyordum.
Tom'un erkek kardeşin olduğunu düşündüm.
Tom'un, düşmanın olduğunu sanıyordum.
Tom'un arkadaşın olduğunu düşündüm.
Soruların kolay olduğunu düşündüm.
Her zaman nasıl yüzeceğini bildiğini düşündüm.
O, onun bir deha olduğunu düşündü.
O benim doktor olduğumu düşündü.
Onun bir olasılık olabileceğini düşündüm.
Tom'un daha yaşlı olacağını düşündüm.
Benimle konuşmayı kabul etmeyeceğini düşündüm.
Tom'un arkadaşım olduğunu düşündüm.
Düşündüğümden daha kötü.
Tom onun komik olduğunu düşünmüyordu.
Tom'un uyuyor olabileceğini düşündüm.
Oyunun bittiğini düşünüyordum.
Benden hoşlanmayacağını düşünmüştüm.
Tom sen olduğumu sandı.
Tom Mary'nin bir Kanadalı olduğunu düşündü.
- O kitabı okumanın zor olduğunu düşündüm.
- Kitap okumanın zor olduğunu düşündüm.
bazen intihara meylettim.
Geleneksel olarak bir anı oluşturmak,
Düşündüğümden daha ucuzdu.
İstediğimden ve düşündüğümden daha çok kaldım.
Onun benim işim olduğunu düşündüm.
Tom'un, senin en iyi arkadaşın olduğunu düşündüm.
Tom'un yakışıklı olduğunu düşünürdüm.
Tom'un Mary'ye âşık olduğunu düşündüm.
Sandığımdan daha az zaman var.
Düşündüğümden daha zordu.
Tom'un Harvard'a gideceğini sanıyordum.
O olacağını düşündüğüm kadar kötü değil.
Tom senin evet dediğini düşündü.
Olduğumu düşündüğüm kadar iyi bir gitarist değilim.
Düşündüğümden kolaydı.
Claudia bazen psikanaliz hakkında düşündü.
Bu hafta Boston'da olacağını düşündüm.
Kasabadan ayrılmış olabileceğini düşünüyordum.
O, onun elektriği israf ettiğini düşündü.
Onun bir doktor olduğunu düşündüm.
Washington sık sık geleceği düşündü.
Tom bir korumaya ihtiyacı olduğunu düşünmüyordu.
O, amirine ne düşündüğünü söyledi.
...ahtapot gibi düşünüyordum. Ve bunlar bir açıdan aşırı yorucuydu.
Uzay seyahatinin imkansız olduğu düşünülürdü.
Bir erkek çocukken doktor olmayı istediğimi düşünüyordum.
Tom Mary'nin zamanını boşa harcadığını düşündü.
Tom'un bize yiyecek bir şey getireceğini düşündüm.
Oyunun çok iyi gittiğini sanıyordum.
Tom'un Mary'nin oğlu olduğunu düşündüm.
Oraya bisikletle gitmeyi düşünüyordum ama yağmur başladı.
Tom Mary'nin John'u sevmeyeceğini düşündü.
Senin yeni şeyler öğrenmeyi sevdiğini düşünüyordum.
Onun en fazla 30 olduğunu düşündüm.
Tom Mary'nin ondan bir şey sakladığını düşünüyordu.
İlk öpücüğümün daha romantik olacağını hayal ettim.
Bu düşündüğümden farklı.
Avrupa düşündüğümden daha tehlikeli.
Tom Mary'nin partisine geleceğini düşünüyordu.
Tom gitmeyi planlayıp planlamadığını söylemedi.