Examples of using "Estúpida" in a sentence and their turkish translations:
O, aptal değildir.
- Bu aptalca bir fikir.
- O aptalca bir düşünce.
Aptalca bir sorum var.
Aptalca soru için üzgünüm.
İnsanlar aptal.
Bu aptalca bir yasa.
Sen aptal değilsin.
O, aptal bir sarışın.
Aptalca bir fikirdi.
O aptal gitardan kurtulun.
Bu aptalca bir fikir.
Sana aptalca bir soru sorayım.
O bana aptal sürtük dedi.
Mary bana aptal bir fahişe dedi.
O salak ve çirkin.
İnsanlar çok aptal.
Tom aptalca bir karar verdi.
O kız aptal değil.
Tom aptalca bir soru sordu.
Çok aptalım.
Tom Mary'nin aptal olduğunu söyledi.
Bence bu aptalca bir teori.
Mary'nin o kadar aptal olacağından şüpheliyim.
Böyle bir hata yapacak kadar aptaldı.
İnsanlar bazen gerçekten aptal.
Keşke o, o aptal müziği çalmayı durdursa.
O, ona inanacak kadar aptaldı.
Bu benim için aptalca bir fikir gibi görünüyor.
Böyle aptalca bir soruyu yanıtlamayı reddediyorum.
Çok aptal hissediyorum.
- Bu şimdiye kadar söylediğim en aptalca şey.
- Bu, söylediğim en aptalca şey.
- Bu aptalca bir soru.
- O aptalca bir soru.
Aptal olmadığını biliyorum.
Bu şimdiye kadar söylediğim en aptalca şey.
Yaşamak için fazla aptalsın.
O onunla dışarıya çıkacak kadar aptaldı.
Düşündüğün kadar aptal olması olası değil.
Aptal insanlarla uğraşmak için en iyi yol nedir?
Tom ve onun aptal arkadaşlarıyla birlikte aptalca bir partiye gitmek zorundayım.
Bu, söylediğim en aptalca şey.
Tom'un gerçekten bize yardım edeceğini düşünmek belki benim aptallığımdı.
O, şeytanın avukatı olmaktan usandı ve ne kadar aptalca olursa olsun, şimdi onların önerdiği her fikri kabul ediyor.
İnsanların hepsi küçük bir çocuk "İmparator çıplak!" deyinceye kadar aptal görünmemek için ona gerçeği söylemeden imparatorun giysilerini övdü.
Şimdi aptal hissetmiyor musun?