Examples of using "Escribo" in a sentence and their turkish translations:
Çince yazıyorum.
- Şiir yazarım.
- Şiirler yazarım.
- Yakında sana yazacağım.
- Yakında size yazacağım.
Yazıyorum, çünkü hoşuma gidiyor.
Çinceyi hâlâ iyi yazmıyorum.
Ben şiirler yazarım ama onlar gerçekten kötü.
Ben de aynı nedenlerden dolayı yazıyorum.
Ben İsveççe kısa cümleler yazarım.
Almanca bir cümle yazıyorum.
Kimseye yazmıyorum.
Grevler hakkında makaleler yazıyorum.
Hâlâ Çinceyi iyi yazamıyorum.
- Ben de İngilizce çeviriler yazıyorum.
- Çevirileri İngilizce olarak da yazıyorum.
Memnuniyetsizliğimi ifade etmek için yazıyorum.
Neredeyse her gün mektup yazarım.
Boş zamanımda şiir yazarım.
Boş vakitlerimde şiir yazıyorum.
Yakında sana yazacağım.
Bir şey yazdığımdan beri uzun zaman oldu.
Her gün günlüğüme yazıyorum.
Her gün günlüğümü yazarım.
- Bir mektup yazıyorum.
- Ben bir mektup yazıyorum.
- Mektup yazıyorum.
Sabahleyin, parkta yazarım.
Fakat... Benim yazdığım cümleleri kimse çevirmiyor.
Ben günlüğümü her gün yazarım.
Avustralya'da bir mektup arkadaşım var.
Ben bazen anneme mektup yazarım.
Sabahleyin ve geceleyin yazarım.
Ayda bir kez anneme yazarım.
Gece, oturma odasında yazarım.
Şimdiye kadar ilk kez İspanyolca bir mektup yazdım.
Örnek bir cümle yazarsam, onu benim için düzeltir misin?
İngilizce bir günlük tutuyorum.
Yazı yazdığım kalem Tom'a aittir.
Şu anda bir bilgisayara takılı elektronik klavyeyi kullanarak yazı yazıyorum.
Bunun sana son kez yazıyor olacağımı bilmek çok üzücü.