Examples of using "Entristeció" in a sentence and their turkish translations:
Haber onu üzdü.
Ronnie James Dio'nun ölümü beni çok üzdü.
Tom Mary'nin zengin koca avcısı olduğunu fark ettiğinde üzgündü ve Mary Tom'un fakir olduğunu fark ettiğinde üzgündü.
Onun ölümü herkesi üzdü.