Translation of "Emerge" in Turkish

Y emerge, queda a la vista.

Tüm bunlar meydana çıkar.

Regularmente emerge en cierto orden algoraitma.

belli bir algoraitma düzeni içerisinde düzenli bir şekilde bizim karşımıza çıkarıyor.

El deseo emerge entre necesidad y demanda.

Arzu ihtiyaç ve talep arasından çıkar.

Un automóvil choca contra este hombre justo después de que emerge.

Ortaya çıktıktan hemen sonra ise bir araba çarpıyor bu adama

Lo que sea que estuvo oculto emerge y exige que lo sientas.

Gizli kalmış ne varsa ortaya çıkar ve bu duyguları hissetmenizi ister.

Él emerge del pantano en la espalda del único elefante que sobrevivió, probablemente el bravo sirio.

Bataklıktan hayatta kalan son filinin sırtında çıkıyor, büyük ihtimalle "Cesur Suriyeli"