Examples of using "Conocido" in a sentence and their turkish translations:
henüz bilinmemekte
Seninle daha önce karşılaştığımı hatırlıyorum.
Sizinle daha önce karşılaştığımı hatırlıyorum.
Sempatik insanlarla tanıştım.
O adam tanıdık geliyor.
Onlarla ilk kez nerede tanıştınız?
Onunla hiç karşılaşmadım.
Dün onunla karşılaşmış olabilir.
Daha iyi günler biliyorum.
Bu madde sihirli mantar olarak da biliniyor.
ya da basitçe "alışma" dediğimiz psikolojik süreç üzerine kurdum.
Halk arasında Görev Kontrolü olarak bilinir.
Avrupa tarihinin çalkantılı bir döneminden geliyor .
O herkese tanıdıktır.
Öyle insanlarla tanıştım.
Bu böyle bilinmeli.
Onunla Paris'te tanıştığımızı hatırlıyorum.
Kimseyle tanışmadım.
Seninle karşılaştığımı asla unutmayacağım.
Bugün Tom'la karşılaştım.
Ünlü bir şairin dediği gibi:
Bu iyi bilinen bir gerçek.
O, bir rock şarkıcısı olarak tanınır.
Onun adı herkes tarafından bilinir.
Burada çok Esperantistle tanıştın mı?
O dürüstlük biçiminde bir üne sahiptir.
Onun halsiz göründüğü bilinmektedir.
Seninle tanıştığıma pişman değilim.
Seni tanıdığım için kendimi şanslı hissediyorum.
Tom, Mary ile karşılaşmadı.
Yazarı tanıyorum.
Sadece iyi olduğunu bildiğiniz yere gidin.
fakat biz henüz bir UFO ile karşılaşmamıştık bile
Şimdiye kadar Mareşal Pérignon ile tanıştık…
Bahçe, zambaklarıyla ünlüdür.
Henüz ailemle tanışmadın.
O, tüm ülkede bilinir.
Onunla bir yerde karşılaşmış olabilirim.
Şimdiye kadar Tom'la tanıştığını sanmıyorum.
Daha önce bir Kanadalı ile hiç karşılaşmadım.
Onun gibi biriyle asla karşılaşmadım.
Bu park kiraz çiçekleri ile ünlüdür.
Bugün çok hoş bir yer buldum.
Tom, Mary'yi yıllardır tanımaktadır.
Tom Mary ile asla tanışmamış olmayı diledi.
Ayrıca, seni tanıdığım için çok mutluyum.
Tom Jobim çok tanınmış bir besteci idi.
Daha önce senin gibi biriyle hiç tanışmadım.
Seninle bir yerde karşılaştığımı düşünüyorum.
Bay Smith onun bir tanıdığı.
O, bir arkadaş değil ama bir tanıdıktır.
Everest Dağı, Qomolangma olarak da bilinir.
Onun adı tüm ülke çapında bilinir.
Bay Fujimori tüm dünyada ünlüdür.
Seni bütün hayatım boyunca tanıyorum gibi geliyor.
Onun oğullarından hiçbiriyle tanışmadım.
Tom ile tanışabildiğime gerçekten sevindim.
Dan anaokulundan beri Linda'yı tanır.
Tom, Mary'yi anaokulundan beri tanıyor.
Bu şarkı bana eskiden tanıdığım birisini hatırlatıyor.
O ülkenin geri kalmışlığı iyi bilinir.
Şu ana kadar tanıdığım en inanılmaz insansın.
Eski bir tanıdık bana mektup gönderdi.
sonradan buna İran Yeşil Hareketi adı verildi.
bu yıllarda çok karşılaşmadığımız bir şey
Çok tanınmış biri değildi ama Da Vinci hala
Adı kasabamızdaki herkes tarafından bilinir.
Zaten onunla tanışıyormuydun?
- Onunla evvelsi gün görüştüğünü söyledi.
- Önceki gün onunla görüştüğünü söyledi.
Onu daha önce gördüm.
Bilinen bir hata bilinmeyen bir gerçekten daha iyidir.
Tom'u sadece birkaç aydır tanıyorum.
Onun adı bu kasabada herkesçe bilinmektedir.
Ben hiç tanımadığım bir kişiden mektuplar aldım.
Tom'un arkadaşlarından herhangi biriyle tanıştın mı?
Buradaki herkesle tanıştın mı?
Bu italyan yazar Japonya'da çok tanınmıyor.
Onunla Fransa'da tanıştım.
Onunla şahsen tanışmadım fakat onu tanıyorum.
Adım şehrimizdeki herkes tarafından bilinir.
O onunla önceki gün tanıştığını söyledi.
Partide hiç kimseyi tanımıyordum.
Çikolatadan hoşlanmayan biriyle hiç karşılaşmadım.
Ne de olsa kadın olmak da onun bildiği tek şeydir.
Keşke onunla karşılaşsam.
Birkaç yıl önce onunla tanışmış olduğumu unutmuşum.
Bu kitapların yazarı Brezilya'da çok iyi tanınmaktadır.
O gerçekten bir arkadaş değil, sadece bir tanıdık.
Örümceklerin böcek olmadığı iyi bilinir.
Posta telefon telgraf olarak biliniyordu fakat orijinali
ve Kalahari'de çalıştığım usta izcilerden ilham aldım.
Çikolata sevmeyen biriyle hiç tanışmadım.
Bir yabancı henüz tanışmadığın bir arkadaştır.
Bir yabancı, sadece sizin henüz tanışmadığınız bir arkadaştır.
Tom Mary'ye John'la hiç tanışmadığını söyledi.
Benim adım okulumdaki herkesçe bilinir.
Onlardan bazılarını savaştan önce tanıyordu.