Examples of using "Cúpula" in a sentence and their turkish translations:
kubbe depreme dayanamadı
kubbe de bir çok defa çöktü
kubbe hala daha orijinal şeklini koruyor
3. Ayasofya'nın yani günümüzdeki Ayasofya'nın kubbesi
o kubbe hala ayakta ve çökmedi
fakat Ayasofya camiye çevrildikten sonra artık camilere kubbe yapmak bir gelenek haline geliyor
On aylık çok sıkı bir çalışmadan sonra, bazen ısıtılmamış bir kubbede gece boyunca çalışarak, Clyde Tombaugh Pluto adını verdiği bir nesne keşfetti.