Examples of using "пути" in a sentence and their turkish translations:
Allah yolunu açık etsin!
İyi yolculuklar!
Siz doğru yoldasınız.
Sen yoldan çıkmışsın.
Artık geriye dönüş yok.
Biz doğru yoldayız.
O geliyor.
Ben yoldayım.
Geri dönüş yok.
Allah'ın hikmetinden sual olunmaz.
Sanırım sen doğru yoldasın.
Öğrenmenin kolay bir yolu yok.
Tom her sabah işe giderken demiryolu raylarını geçer.
Doğru yolda olduğumuzu düşünüyorum.
Sen yolumda duruyorsun.
Tamam, artık geri dönüş yok.
Biz evimize gidiyoruz.
- Engeli yoldan kaldırdılar.
- Engel yoldan kaldırıldı.
Biz yanlış iz üzerindeyiz.
Yolumuzdan çık.
Şimdi geriye dönüş yok.
- Hoşça kalın.
- Hoşça kal.
- Güle güle.
- Allah'a ısmarladık!
- Allah'a emanet ol!
- Biz doğru yoldayız.
- Doğru yol üzerindeyiz.
- Sen benim yolumdasın.
- Bana ayak bağı oluyorsun.
- İyi yolculuklar.
- İyi yolculuklar!
Ülke, demokrosi yolundadır.
İyi yolculuklar! Paris'ten beni ara!
Sokucu denizşakayıkları engel teşkil ediyor.
çekime giderken hayatını kaybetti
Ne şirin bir bebek. Cee.
Yolundan sapma.
Tom yolda.
Yoldayız.
O yolda.
Kestirmeden gidelim.
Bir toplantıya gidiyorum.
Bir hırsızın yöntemini sadece bir hırsız bilir.
Eve giderken biraz soya peyniri al.
Boston yolundayız.
Yolda Tom'a rastladım.
Bu yoldan yürmek yasaktır.
Sizin doğru yolda olduğunuzu düşünüyorum.
Senin doğru yolda olduğunu düşünüyorum.
Buradan oraya araba ile bir saat sürer.
O, Tayland'a gidiyor.
Lütfen yolumdan çekilin.
Yolun geri kalanında bensiz gitmek zorundasın.
Ardından, markalaşma disiplini
bu tür siyah topların yanında
Yolumuzu bulmanın ilk yolu da
Bunu iki şekilde yapabiliriz. Ya bir sopa kullanır...
gerçek bir kahraman seyahatine çıkmışsınız demektir.
birden fillerin göç yolu üzerinde bitiverdi.
Nancy yolda biraz alışveriş yaptı.
Yolda bir trafik sıkışıklığına yakalandık.
Yolumdan çık!
Her sabah demir yolu hatlarını geçeriz.
Bizim yollar kesişti.
Eve geri giderken onunla karşılaştım.
Olduğun yerde kal. Ben yoldayım.
Lütfen yolumdan çekil.
Tom'un yolundan uzak dur.
Yoluma girme.
Tom'a Mary'nin yolda olduğunu söyle.
Yardım yolda.
Buraya gelirken onlarla karşılaştım.
Buraya gelirken onunla karşılaştım.
Buraya gelirken onunla karşılaştım.
Pizza yolda.
Şimdi Stockholm'a doğru gidiyorum.
Şimdi Boston'a doğru gidiyorum.
İlkinde kendinize şöyle diyeceksiniz:
Evime giderken onunla karşılaştım.
Biz sonunda doğru yoldayız.
Eve giderken Tom'un okuluna uğradım.
İşine karışmak istemedik.
diğer yolun aktivasyonu ise olumsuz duygular ve kaçınmalara yol açıyor.
Ama sonra, bir saat geçmeden facia yaşandı.
Şu anda geri dönüşü olmayan noktadayız. Kararlıyız!
Kendimi geri dönüşü olmadan aşağıda bulmak istemem.
Ellerine ne geçirirlerse alıyorlar.
Dün eve giderken kızla tanıştı.
O, eve gidiyor.
O, evinin yolunda.
Tom'a ayak bağı olmuş oluruz sadece.
Evime giderken süpermarkete uğradım.
Giderken benim sürmem gerekiyor mu?
Ben ayağına dolanmayacağım.
Eve gidiyorum.
Öğle yemeği yemek için yolda durduk.
Yolumuzdan çekil sadece.
Yolun en zor kısmı önümüzde.
Erkeklerden binlercesi Washington yolundaydı.
Buda'ya yolda rastlarsan onu öldür.
Beş yıl sonra yolları yine kesişti.