Examples of using "проснуться" in a sentence and their turkish translations:
Uyanmak zorundayız.
Daha erken kalkmamıza gerek var mı?
Tom şimdiye kadar uyanmış olmalı.
Kendimi uyanık tutmak için bir bardak çay içtim.
Yarın erken kalkmak zorundayım.
- 6.30'a kadar ayakta olmalıyım.
- 6.30'a kadar ayakta olmam gerekiyor.
- 6.30'a kadar ayakta olmak zorundayım.
Koyu bir fincan kahve uyanık kalmama yardım eder.
Tom kendini uyandırmak için kendi üzerine soğuk su döktü.
Yarın sabah erken uyanmak zorundasın.
Yarın sabah erken uyanmak istiyorum.