Examples of using "планируешь" in a sentence and their turkish translations:
Nereye gitmeyi planlıyorsun?
Ne yapmayı planlıyorsunuz?
- Ne planlıyorsun?
- Ne planlıyorsunuz?
Ne yapmayı planlıyorsun?
Şimdi ne planlıyorsunuz?
Bir şey planlıyor musun?
Ne zaman başlamayı planlıyorsun?
- Ne yapmayı planlıyorsun?
- Ne yapmaya niyet ediyorsun?
Onu nasıl yapmayı planlıyorsun?
Uzun süre burada kalmayı planlıyor musun?
Bu hafta sonu ne yapmayı planlıyorsun?
Yeni bir bilgisayar almayı planlıyor musun?
Taşınmayı planlıyor musunuz?
Tom'a ne tür hediye almayı planlıyorsun?
Ne kadar süredir bunu yapmayı planlıyorsun?
Gelmeyi planlarsan bana bildir.
Bu yaz ne yapmayı planlıyorsun?
Kalmayı planlıyor musun?
Ne kadar süre burada kalmayı planlıyorsun?
Onu nasıl ödemeyi planlıyorsun?
Planladığın şey tehlikeli.
Yaz tatilini Tom'la geçirmeyi planlıyor musun?
Ne kadar sürede kütüphanede olmayı planlıyorsun?
Kimi kiralamayı planlıyorsun, bilmem gerek.
- Bunu yapmayı neden planladığını Tom'a anlat.
- Neden bunu yapmayı planladığını Tom'a söyle.
Uzun kalmayı planlıyor musun?
Ne zaman başlamayı planlıyorsunuz?
Emekli olduktan sonra ne yapmayı planlıyorsun?
Bu yaz Boston'da olmayacak mısınız?
Emekli olduktan sonra ne yapmayı planlıyorsun?
Bir ev satın almayı planlıyor musunuz?
Ne yapmayı planlıyorsun?
Hangi filmi izlemeyi planlıyorsun?
Nasıl yardımcı olmayı planlıyorsun?
Çocuk sahibi olmayı düşünüyor musun?
Ne satmayı planlıyorsun?
- Bize yardım etmeyi planlıyor musun?
- Bize yardımcı olmayı planlıyor musun?
- Bize yardım sağlamayı planlıyor musun?
- Bize yardımcı olmayı tasarlıyor musun?
Tam olarak ne yapmayı planlıyorsun?
Üniversitede hangi alanda uzmanlaşmayı planlıyorsun?
Ne kadar kalmayı planlıyorsun?
Yurtdışına gitmeyi planlıyor musunuz?
Başka ne yapmayı planlıyorsun?
Tom'u yanında götürmeyi planlıyor musun?
Bu akşam nereye gitmeyi planlıyorsun?
Ne planladığını biliyorum.
Kaç kişi davet etmeyi planlıyorsun?
Tom'a ne zaman söylemeyi planlıyorsun?
Hafta sonunu nasıl geçirmeyi planlıyorsun?
Onu ne zaman yapmayı planlıyorsunuz?
Bir araba kiralamayı planlıyor musun?
Başka kim davet etmeyi planlıyorsun?
Hâlâ kalmayı mı düşünüyorsun?
Burada ne kadar süre kalmayı planlıyorsun?
Bugünkü toplantıya katılmayı planlıyor musun?
Boston'da ne yapmayı planlıyorsun?
Liseden mezun olduktan sonra ne yapmayı planlıyorsunuz?
Tom onun partisine gelmeyi planlayıp planlamadığını bilmek istiyor.
Boston'da çok kalmayı düşünüyor musun?
Yaz tatilini nerede harcamayı planlıyorsun?
- Parayla ne yapmayı düşünüyorsun?
- Parayla ne yapmayı düşünüyorsunuz?
Tom bana üç hafta içinde Boston'a gitmeyi planladığını söyledi.
Burada ne kadar kalmayı planlıyorsun?
Kaç gün daha burada kalmayı planlıyorsun?
Tom ile Boston'a gitmeyi planlıyor musun?
Gelecek hafta Boston'da olmayı planlamadığını Tom'a söylemelisin.
Boston'a gitmeyi planladığını düşünüyordum.
- Gelmeyi planlayıp planlamadığını bilmem gerekiyor.
- Gelmeyi planlayıp planlamadığını bilmeliyim.
- Ne yapmayı planladığını bilmem gerekiyor.
- Ne yapmayı planladığını bilmeliyim.
Yanında gitarın olduğunu görüyorum. Bizim için bir şey çalmayı planlıyor musun?
Nerede yaşamayı planladığını bilmek istiyorum.
Bu yaz bir yere gidecek misin?
Yarın akşam yemeği için ne pişirmeyi planlıyorsun?
Tom'la ne zaman buluşmayı planlıyorsun?
Burada kaç yıl daha çalışmayı planlıyorsun?
Kaç yıl daha burada yaşamayı düşünüyorsun?
Umarım bugün bunu yapmayı planlamıyorsun.
Noel'de Tom'a ne satın almayı planlıyorsun?
Bizimle gitmeyi planladığını söyledin.
Tom senin ne yapmayı planladığını zaten bana söyledi.
Bir araba satın almayı planlıyor musun?
Satın almayı planladığın araba ne kadar?
Bu bittikten sonra ne yapmayı planlıyorsun?
Bu gece ne yapmayı planlıyorsun?
Tom ve Mary'nin düğününde olmayı planlıyor musun?
Sen onu yapmayı planlıyor musun?
Bunu ne zaman yapmayı planladığını bilmem gerekiyor.
Bana Boston'a kiminle gitmeyi planladığını söyle.
Ne yapmayı planladığını bana söylemeni istiyorum.
Hâlâ Boston'a geri gitmeyi planlıyor musunuz?
Gitmeyi planladığını bana söyleseydin, seni beklerdim.
- Yarın için planın ne?
- Yarın için planın nedir?