Examples of using "питаться" in a sentence and their turkish translations:
Düzenli olarak yemek zorundasın.
Doğru beslenmeye çalışıyorum.
Okul kafeteryasında yemek yemekten bıktım.
Tom daha sağlıklı yiyecekler yemeli.
- Eğer iyi yemek yerseniz daha uzun yaşamanız olasıdır.
- İyi beslenirseniz muhtemelen daha uzun yaşarsınız.
Sağlıklı yiyecek yemeye çalışıyorum.
Yalnızca sağlıklı gıdaları yemeye çalışırım.
Bayan Brown, o uygun şekilde yemek yemezse, kalıcı kilolu olacağı konusunda Beth'i uyardı.
Toprak sana diken ve çalı verecek, yaban otu yiyeceksin. Yaratılmış olduğun toprağa dönünceye dek ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın. Çünkü topraksın, topraktan yaratıldın ve yine toprağa döneceksin.
RAB Tanrı Adem'e, "Karının sözünü dinlediğin ve sana, meyvesini yeme dediğim ağaçtan yediğin için, toprak senin yüzünden lanetlendi" dedi, "Yaşam boyu emek vermeden yiyecek bulamayacaksın.