Examples of using "идёт" in a sentence and their turkish translations:
Bak! O geliyor!
Kar yağıyor.
O üstünde iyi görünüyor.
Siyah sana yakışıyor.
Yağmaya devam ediyor.
O yürüyor.
O yürüyor.
- Siyah sana yakışıyor.
- Siyah sana uyar.
O üzerinde çok iyi duruyor.
Bak, annen buraya geliyor.
Otobüs geliyor.
Kar yağıyor.
Siyah sana yakışıyor.
Burada yağmur yağıyor.
- Her şey iyi gidiyor.
- Her şey yolunda gidiyor.
- Palto size yakışıyor.
- Palto sizde iyi duruyor.
Kral geliyor.
O yürüyor.
Tren geliyor.
Dolu yağıyor.
Tom geliyor.
Kim geliyor?
O geliyor!
Yağmur yağıyor.
Yardım geliyor.
Kar yağıyor.
Hâlâ yağmur yağıyor mu?
Yağmur yağıyor mu?
Hâlâ yağmur yağıyor.
Tom balık tatmaya gidiyor.
"Tom nereden geliyor?" "Üniversiteden geliyor."
Aralıksız yağıyor.
Mavi elbise içerisinde çok iyi görünüyorsun
O elbisenin içinde güzel görünüyorsun.
Kışın çok kar yağar mı?
Cumartesiden sonra pazar gelir.
- Altı, yediden önce gelir.
- Yediden önce altı gelir.
Yine yağmur yağıyor!
O benimle geliyor.
Her şey plana göre gidiyor.
Bu sizin üzerinizde gerçekten iyi görünüyor.
Sen Allah'ın cezasısın.
Yağmur yağacak gibi gözüküyor.
Her tarafta yağmur yağıyor.
Aa! Kar yağıyor!
Orada kar yağıyor.
Bak, o geliyor.
- Şimdi kar yağıyor.
- Şu anda kar yağıyor.
Şimdi yağmur yağıyor mu?
Birisi geliyor.
Çok kar yağıyor.
Tom nereye gidiyor?
Şimdi yağmur yağıyor.
Sana çok yakışıyor.
Hâlâ kar yağıyor.
Kışın kar yağar.
Bak! Kar yağıyor.
İnşaat nasıl gidiyor?
Linda eve gidiyor.
Tedavi başarılı olarak gidiyor.
Tom eve gidiyor mu?
İyi gidiyor.
Yardım zaten geliyor.
Günün her saati çalışma oluyor.
Oh, kar yağıyor!
Maria yavaş yürür.
- Babam yürüyüş yapar.
- Babam yürüyor.
Aşırı derecede yağmur yağıyor.
Oh, yağmur yağıyor.
Tom yavaş yavaş yürüyor.
Tom yürüyüşe çıkıyor.
Tom şimdi geliyor.
Bugün kar yağıyor.
Burada kar yağar mı?
Yeniden yağmur yağıyor.
Tom'un nereye gittiğini biliyor musun?
Her şey iyi gidiyor gibi görünüyor.
Üç gündür yağmur yağıyor.
O giysiler size iyi gider.
Demiryolu karayoluna paralel.