Examples of using "застать" in a sentence and their turkish translations:
Tom'u asla korunaksız yakalayamazsın.
Tom'u bulamıyorum.
Tom Mary'yi evde bulmayı umuyordu.
Sizi şaşırtmak zor.
Tom Mary'yi şaşırtmak istemedi.
Zıpkınla balık avlamanın anahtarı, balıkları şaşırtmaktır.
Onu şaşırtmak zor.
Onu şaşırtmak zor.
Sizi şaşırtmayı umuyordum.
- Güneşin doğuşunu yakalayabilmek için erken yatarım.
- Erken yatarım böylece güneşin doğuşunu yakalayabilirim.
Ona sürpriz yapmak istiyorum.
Onları şaşırtmak istedim.
Onu şaşırtmak istedim.
Hiç evde bulunmuyorsun.
Ona sürpriz yapmak istedim.