Examples of using "взобраться" in a sentence and their turkish translations:
Pekâlâ, kaya tırmanışını seçtiniz.
O dağa tırmanması kolaydır.
Dağa tırmanmaya çalıştım.
Tom kayaya tırmanma girişiminde bulunuyor.
En yüksek dağa ulaşmak istiyorum.
Bu dağa tırmanmak zorundayım.
Bu yaz Fuji dağına tırmanmaya karar verdik.
Bir tepeden inmek ona tırmanmaktan daha kolaydır.
Onlar, altı fit yüksekliğinde bir duvara tırmanmak zorunda kaldı.
Kararı siz verin. Kıyıdan mı, kaya tırmanışı mı?
Tom ve Mary gelecek yaz Fuji Dağı'na tırmanacaklar.
Peki uzay orada ve biz ona tırmanacağız.
Tom Mary'nin merdivene ne kadar hızlı tırmanabileceğini merak etti.
O, dağa tırmanmakta başarılı oldu.
O ağaca tırmanabilir misin?
Sence dağın zirvesine çıkabilir miyim?
Tom tepeye tırmanmak için çabaladı.