Examples of using "башню" in a sentence and their turkish translations:
Yıldırım kuleyi vurdu.
Uzaktaki kuleyi gördük.
Kule buradan görülebilir.
Yıldırım kuleye isabet etti.
Sağa dönünce, beyaz bir kule göreceksin.
Eyfel kulesini hiç görmedim.
Tom, Eyfel Kulesi'ni görmek ister.
Tepenin üzerinde duran şu kuleye bak.
İnsanlar, inşaatı sırasında Eyfel Kulesi'ni şiddetle eleştirdiler.
Durduğum yerden kuleyi görebiliyorum.
- Oraya bakarsanız, bir feshedilmiş su kulesi görebilirsiniz.
- Oraya bakarsanız, artık kullanılmayan bir su kulesi görebilirsiniz.
- Paris'e gittim, ama yükseklik korkum olduğu için Eyfel Kulesi'ne çıkmadım.
- Paris'e gittim ama yükseklikten korktuğum için Eyfel Kulesine çıkmadım.
Paris'in Eyfel Kulesini hiç görmedim.