Translation of "Фадель" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Фадель" in a sentence and their turkish translations:

Это Фадель.

Bu Fadıl.

Фадель ослеп.

Fadıl kör oldu.

Фадель бросил школу.

Fadıl okulu bıraktı.

Фадель требовал развода.

Fadıl boşanma davası açıyordu.

Фадель стал отцом.

Fadıl bir baba oldu.

«Ваше имя...» — «Фадель Садык».

"Senin adın...?" "Fadıl Sadık."

Фадель пошёл в школу.

Fadıl okula gitti.

Фадель влюблён в другую.

Fadil başka birine aşık.

Фадель бил своих детей.

Fadıl çocuklarını döverdi.

Фадель всё рассказал полиции.

Fadıl her şeyi polise anlattı.

Фадель вернулся в Каир.

- Fadıl, Kahire'ye geri gitti.
- Fadıl, Kahire'ye geri döndü.

Фадель был очень маленьким.

Fadıl çok gençti.

Фадель едва узнал Лейлу.

Fadıl, Dania'yı zorlukla tanıdı.

С кем связался Фадель?

Fadıl kiminle iletişime geçti?

Фадель не доверял лекарствам.

Fadıl ilaç konusunda şüpheliydi.

Фадель слышал те голоса.

Fadıl o sesleri duyuyordu.

Фадель учил классический арабский.

Fadıl klasik Arapça öğreniyordu.

Фадель хотел напугать Лейлу.

Fadıl, Leyla'yı korkutmak istedi.

- Фадель — араб.
- Фадил - араб.

Fadıl Araptır.

Фадель хотел начать новую жизнь.

Fadıl yeni bir hayata başlamak istedi.

Фадель терпеливо ждал подходящего момента.

Fadıl doğru anı sabırla bekledi.

Фадель мог позвонить в полицию.

Fadıl polise telefon edebilirdi.

Фадель вёл себя как ребёнок.

Fadil bir çocuk gibi davranıyordu.

Фадель никогда там не был.

Fadıl asla orada değildi.

Фадель перестал принимать своё лекарство.

- Fadıl ilacını almayı bıraktı.
- Fadıl ilacını almayı durdurdu.

Фадель посмотрел серию "Секретных материалов".

Fadıl, X-Files'ın bir bölümünü izledi.

Фадель убеждён, что нашёл ответ.

Fadıl cevabı bulduğunu düşünüyor.

Для Лейлы Фадель — преданный муж.

Leyla'ya göre Fadıl sadık bir koca.

Фадель встретил в автобусе Лейлу.

Fazıl, Leyla ile otobüste karşılaştı.

Фадель нашёл другой способ заработка денег.

Fadıl para kazanmanın başka bir yolunu buldu.

Фадель попросил Данию пойти с ним.

Fadıl, Dania'dan onunla birlikte gelmesini istedi.

Фадель был готов остепениться с Лейлой.

Fadıl, Leyla'yla yuva kurmaya hazırdı.

Фадель позвонил Лейле на мобильный телефон.

Fadıl, Leyla'nın hücresini aradı.

Фадель хотел узнать больше о детоубийстве.

Fadıl bebek öldürme hakkında daha fazla öğrenmek istedi.

Фадель изменил реквизиты своего банковского счёта.

Fadıl banka hesabı detaylarını değiştirdi.

Фадель не говорит по-арабски свободно.

Fadıl akıcı bir şekilde Arapça konuşmuyor.

Фадель украл у Лейлы деньги и машину.

Fadıl, Leyla'nın parasını ve arabasını çaldı.

Фадель оправился после тяжёлой депрессии благодаря Лейле.

Fadıl, Leyla sayesinde ciddi bir depresyondan çıktı.

Фадель пробыл в Каире около четырёх месяцев.

Fadıl yaklaşık dört ay boyunca Kahire'de kaldı.

Фадель остался в Каире и работал там.

Fadıl kaldı ve Kahire'de çalıştı.

Фадель убедил Данию переехать с ним в Каир.

Fadıl, Dania'yı onunla birlikte Kahire'ye taşımaya ikna etti.

Фадель женился на девушке, не говорившей по-арабски.

Fadıl, Arapça konuşamayan bir kızla evlendi.

Фадель не слушался своего отца и не уважал его.

Fadıl itaatsizdi ve babasına saygısızlık etti.

Фадель сказал, что слышит голоса у себя в голове.

Fadıl başında sesler duyduğunu söyledi.