Translation of "Venenosa" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Venenosa" in a sentence and their turkish translations:

É venenosa?

Zehirli mi?

É uma rã-seta-venenosa.

Zehirli sarı kurbağa.

Não é venenosa, é constritora.

Zehirli değil, bir boa yılanı.

Essa substância não é venenosa em si.

- Bu madde tek başına zehirli değildir.
- Bu madde kendi içinde zehirli değildir.

Um dos poderes do Õmukade é a sua mordida venenosa

Ōmukade'nin güçlerinden biri zehirli ısırığıdır

No dorso, tem cores vivas que indicam que é venenosa.

Bunun uyarısı da sırtlarındaki canlı renk.

E esconde-se debaixo de uma anémona grande e venenosa.

ve kocaman, zehirli bir anemonun altına gizlendi.

A coisa mais perigosa que Tom quis fazer foi segurar uma cobra venenosa.

Tom'un şu ana kadar yapmayı denemek istediği en tehlikeli şey zehirli bir yılanı tutmaktı.

A taipan, uma cobra encontrada na Austrália, é a cobra mais venenosa do mundo.

Avustralya'da bulunan bir yılan olan "içbölge taypanı" dünyanın en zehirli yılanıdır.