Translation of "Moto" in Turkish

- É divertido andar de moto.
- É legal andar de moto.

Motosiklete binmek eğlencelidir.

Onde você conseguiu uma moto?

Ne zaman bir motosiklet aldın?

O Tom adora dirigir moto.

Tom motosiklete binmeyi sever.

Eu quero mesmo uma moto.

Bir motosikletim olmasını çok istiyorum.

- Tom queria comprar uma moto nova.
- O Tom queria comprar uma moto nova.

Tom yeni bir motosiklet almak istedi.

Tom vendeu sua moto a Mary.

Tom motosikletini Mary'ye sattı.

Minha avó sabe pilotar uma moto.

- Büyükannem motosiklet sürebiliyor.
- Anneannem motosiklet kullanabiliyor.
- Babaannem motosiklet sürebiliyor.

É perigoso andar de moto sem capacete.

- Motosiklete kasksız binmek tehlikelidir.
- Kasksız motosiklet kullanmak tehlikelidir.

Ele realmente quer comprar uma moto nova.

Gerçekten yeni bir motosiklet satın almak istiyor.

Felipe tem dois carros e uma moto.

Felipe'nin iki arabası ve bir motosikleti var.

Tom não me deixará comprar uma moto.

Tom bir motosiklet almama izin vermeyecek.

Eu gosto muito de andar de moto.

Gerçekten motosiklete binmeyi severim.

Eu acho que é a moto de Tom.

Sanırım o Tom'un motosikleti.

- Preciso arranjar uma nova motocicleta.
- Preciso conseguir uma nova moto.
- Preciso arranjar uma nova moto.
- Preciso conseguir uma nova motocicleta.

Yeni bir motosiklet almam gerekiyor.

A mãe dele não lhe permitia subir numa moto.

Annesi onun motosiklet sürmesine izin vermedi.

Tom sempre usa um capacete ao pilotar a moto dele.

Tom motosikletini sürerken her zaman kask takar.

Soube que está vendendo a sua moto. Quanto quer por ela?

Motosikletini sattığını duyuyorum. Onun için ne kadar istiyorsun?

"Sua irmã vai para a escola de bicicleta?" "Não, ela vai sempre de moto."

"Kız kardeşin okula bisikletle mi gider?" - "Hayır, o her zaman motosikletle gider."

Eu acho que não há quase nenhuma possibilidade de eu ver de novo minha moto que foi roubada.

Ben, benim çalıntı motosikletimi tekrar görmemin pek olası olmadığını düşünüyorum.

Ontem Tom se feriu num acidente de moto, portanto ele não pode comparecer às aulas no ginásio por enquanto.

Dün, Tom bir motosiklet kazasında yaralandı, bu yüzden beden eğitimi dersine şimdilik katılamıyor.