Translation of "Fez" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Fez" in a sentence and their turkish translations:

Você fez de propósito, não fez?

Onu bilerek yaptın, değil mi?

Tom fez mesmo isso, não fez?

Tom onu yaptı, değil mi?

- Quem fez o inquérito?
- Quem fez a pesquisa?
- Quem fez o estudo?
- Quem fez a enquete?

Anketi kim yaptı?

- Você fez isso?
- Você fez aquilo?
- Foi você que fez isso?
- Foi você quem fez isso?

Onu yaptın mı?

fez isso

şunu da yapmıştı

- Que ele fez?
- O que ele fez?

O ne yaptı?

- Quem fez isto?
- Quem fez isso aqui?

Bunu kim yaptı?

Você fez café da manhã, não fez?

Kahvaltı hazırladın, değil mi?

Você fez isto de propósito, não fez?

- Bunu bilerek yaptın, değil mi?
- Bunu kasten yaptın, değil mi?

Você fez isso de propósito, não fez?

- Onu bilerek yaptın, değil mi?
- Onu kasıtlı olarak yaptın, değil mi?
- Onu kasten yaptın, değil mi?
- Onu bile bile yaptın, değil mi?

- O Tom fez?
- O Tom fez isso?

Tom bunu yapar mı?

- Ele mesmo o fez.
- Ele o fez sozinho.
- Ele fez isso sozinho.

O onu kendisi yaptı.

- Quem o fez?
- Quem foi que fez isso?

Onu kim yaptı?

- Ele realmente fez isso?
- Ele fez isso mesmo?

O onu gerçekten yaptı mı?

- Ele fez isso antes.
- Ele fez isto antes.

Onu daha önce yaptı.

- Você fez isso sozinho?
- Você fez isso sozinha?

- Bunu kendin mi yaptın?
- Bunu yalnız mı yaptın?

- Tom fez muitas perguntas.
- Tom fez perguntas demais.

Tom çok fazla soru sordu.

Você fez isso ontem à noite, não fez?

Bunu dün gece yaptın değil mi?

Fez escolhas inteligentes

Zekice seçimler yaptınız

fez uma revolução

bir devrim yaptı

Você o fez!

Başardın.

Como você fez?

Nasıl yaptın?

Você fez isso?

Onu yaptın mı?

Ela fez dezesseis.

O, 16 yaşına girdi.

Ele fez dezesseis.

O, 16 yaşına girdi.

Você fez bem.

İyi iş çıkardın.

Ninguém fez isso.

- Bunu kimse yapmaz.
- Bunu yapan yok.
- Kimse böyle yapmıyor.

Ninguém fez nada.

Hiç kimse bir şey yapmadı.

Ela fez vagarosamente.

Onu yavaşça yaptı.

Quem fez isso?

Bunu kim yaptı?

Ele mesmo fez.

- O onu kendisi yaptı.
- Onu kendisi yaptı.

Tom fez aquilo.

Tom onu yaptı.

Tom fez espaguete.

Tom spagetti yaptı.

Você fez café?

Kahve yaptın mı?

Tom fez arroz.

Tom pilav yaptı.

Meu irmão fez.

Erkek kardeşim yaptı.

Tom fez isto.

Bunu Tom yaptı.

Tom fez anotações.

Tom notlar aldı.

Quem fez esses?

Bunları kim yaptı?

Você fez isso.

Buna sen sebep oldun.

Tom fez isso.

Tom onu yaptı.

Tom fez tudo.

Tom onun hepsini yaptı.

Tom fez pão.

Tom ekmek pişirdi.

Que fez Jean?

Jean ne yaptı?

Tom fez panquecas.

Tom krep yaptı.

Tom fez café.

Tom kahve yaptı.

- Tom também fez isso.
- O Tom fez isso também.

Tom'da onu yaptı.

- Tom não fez nada.
- O Tom não fez nada.

Tom hiçbir şey yapmadı.

- O Tom fez uma escolha.
- Tom fez uma escolha.

Tom bir seçim yaptı.

- Pense no que você fez.
- Pense no que fez.

Ne yaptığını düşün.

- Você o fez muito bem.
- Você fez muito bem.

Onu çok iyi yaptın.

- O Tomás fez um papagaio.
- Tom fez uma pipa.

Tom bir uçurtma yaptı.

- Ele fez uma pergunta embaraçosa.
- Ele fez uma pergunta inconveniente.
- Ele fez uma pergunta constrangedora.

- O, tuhaf bir soru sordu.
- O uygunsuz bir soru sordu.

- Queres saber quem fez isto?
- Querem saber quem fez isto?
- Quer saber quem fez isto?

Bunu kimin yaptığını bilmek istiyor musun?

- O último convidado fez isso.
- A última visitante fez isso.
- O último hóspede fez isso.

Onu son konuk yaptı.

- Para que você fez aquilo?
- Por que você fez aquilo?

Onu niçin yaptın?

- Ela o fez outra vez.
- Ele o fez outra vez.

Bunu tekrar yaptı.

- Sabe o que ele fez?
- Sabe o que ela fez?

O ne yaptığını biliyor mu?

- Você fez isso, não fez?
- Vocês fizeram isso, não fizeram?

Bunu sen yaptın, değil mi?

- Tom fez isso por dinheiro.
- Tom fez isso pelo dinheiro.

Tom bunu para için yaptı.

- Como é que você fez isto?
- Como você fez isso?

Onu nasıl yaptın?

- Por que você fez isso?
- Por que você fez isto?

Onu niçin yaptın?

- Você nunca fez isso, fez?
- Vocês nunca fizeram isso, fizeram?

Bunu hiç yapmadın, değil mi?

- Você ainda não fez isso?
- Você não fez isso ainda?

Bunu henüz yapmadın mı?

- Queres saber quem fez isso?
- Tu queres saber quem fez isso?
- Você quer saber quem fez isso?
- Vocês querem saber quem fez isso?

Onu kimin yaptığını bilmek ister misin?

O que você fez?

Ne yaptın?

O remédio fez efeito.

İlaç etkisini gösterdi.

Tom fez hora extra.

Tom fazla mesai yaptı.

Você fez uma promessa.

Bir söz verdin.

Você que fez isso?

Bunu kendin mi yaptın?

Ele fez dezesseis anos.

O, on altı yaşına girdi.

Isso me fez rir.

O beni güldürdü.

Muiriel fez vinte anos.

Muiriel yirmi yaşına girdi.

Ele fez o contrário.

- O tersini yaptı.
- Aksini yaptı.

Você fez isso sozinho?

Bunu kendin mi yaptın?

Ele realmente fez isso?

O onu gerçekten yaptı mı?

Ele me fez cantar.

O bana şarkı söyletti.

Como ela fez isto?

O bunu nasıl yaptı?

Como ele fez isto?

O bunu nasıl yaptı?

Que fez Ferdinand Magellan?

Ferdinand Macellan neyi başardı?

Onde ele fez isso?

Onu nerede yaptı?

Fez umas perguntas pertinentes.

O birkaç tane uygun soru sordu.

Ela o fez feliz.

O onu mutlu etti.

Ele não fez nada.

O bir şey yapmadı.

Ela não fez nada.

O bir şey yapmadı.

Quem fez este bolo?

Bu keki kim pişirdi?

Você fez bem, Tom.

İyi yaptın, Tom.

Fez a sua escolha

Sen seçimini yaptın.

Você já fez isso.

Bunu zaten yaptın.

Quantas tortas você fez?

Kaç tane pasta pişirdin?

Quem fez isso primeiro?

Kim bunu ilk olarak yaptı?

Você fez esse desenho?

Bu, kendi çizdiğin bir resim midir?

Você fez isso intencionalmente.

Bunu bilerek yaptın!

Ele fez por dinheiro.

- O, onu para için yaptı.
- Para uğruna yaptı.

Ele fez várias correções.

O, birkaç düzeltme yaptı.

Quem fez esta torta?

Bu turtayı kim yaptı?