Examples of using "Falaram" in a sentence and their turkish translations:
Onlar siyaset hakkında konuştular.
- Konuşmadılar.
- Anlatmadılar.
O dün senin hakkında konuştu.
Sana sorundan bahsedildi mi?
Benimle konuşmadılar.
Herkes aynı anda konuştu.
Tom ve Mary çok şeyden bahsettiler.
Dün babamla konuştunuz mu?
Tom ve Mary aynı anda konuştular.
Tom ve Mary hava durumundan bahsettiler.
Tom ve Mary ne olduğu hakkında konuştu.
Onlar sana yardım etmek zorunda olduğumu söylediler.
Tom'a eve gitmesi söylendi.
Tom'a bunu tekrar yapması zaten söylendi.
Tom'a bunu kendi başına yapması söylendi.
Bay Long ve Bay Smith birbirleriyle konuştu.
Tom'a bunu kendi başına yapmaması söylendi.
ABD gazeteleri daha darbe olmadan önce
Tom zaten onu yapamayacağı söylendi.
Tom'a bunu yapmasına gerek olmadığı söylenmedi.
Tom ve Mary sessizce konuştular bu yüzden bebeği uyandırmadılar.
Bana yardım etmek için istekli olacağın söylendi.
Hakkında konuştuğun kitabı daha önce okudum.