Examples of using "Estudar" in a sentence and their turkish translations:
Çalışmalıyız.
Onların çalışması gerek.
Çalışmaktan nefret ediyorum.
Biz çalışmak zorundayız.
Ben dil çalışmayı severim.
- Ben çalışacağım.
- Çalışacağım.
Benimle çalışmak ister misin?
Biz İngilizce öğrenimi yapmalıyız.
Almanca okumak istiyorum.
Çalışmak zorundayım.
Şimdi çalışmak zorundayım.
Burada eğitim alabiliriz.
Daha fazla çalışman gerekiyor.
Dilleri birlikte çalışabiliriz.
Dil öğrenmek harikadır.
- Ders çalışmaktan keyif alıyor musun?
- Ders çalışmaktan hoşlanır mısın?
Ders çalışacağım.
- Ben eğitimden yoruldum.
- Okumaktan bıktım.
İngilizce çalışmak zorundaydım.
Ben dil öğrenmekten hoşlanırım.
Öğrenmek zorundayım.
Çalışmalıyım.
Öğrenimi bitirdim.
Stenografi okumaya karar verdim.
- Japonca çalışacak mıyız?
- Japonca öğrenecek miyiz?
- Japonca eğitimi alacak mıyız?
Biz daha çok çalışmalıyız.
Tarih eğitimi yapmak istiyorum.
Ders çalışmaktan nefret ediyorum.
Beraber çalışmalıyız.
Çalışmaktan nefret ediyorum.
Burada çalışabilir miyim?
Matematik eğitimi görmeliyim.
Çalışmayı kes!
- Okumaya çalışıyorum.
- Öğrenmeye çalışıyorum.
- Ders çalışmaya çalışıyorum.
- Eğitim almaya çalışıyorum.
Fransızca okumanı istiyorum.
Fransızca okumaktan nefret ediyorum.
Sıkı çalışmalısınız.
Çalışıyorum.
Buraya okumak için geldim.
Nerede Fransızca okuyabilirim?
Fransızca okumayı planlıyorum.
- Almanya'da öğrenim görmek istiyor musun?
- Almanya'da okumak istiyor musun?
Bugün çalışmak zorundayım.
Hayalim yurt dışında eğitim almak.
- Daha fazla ders çalışmalısın.
- Daha çok çalışmalısın.
- Burada çalışabilirsin.
- Burada eğitim görebilirsiniz.
Çalışmak zorunda mıyım?
Ben eğitimi sevmiyorum.
İngilizce okumak istiyorum.
O, Fransızca çalışacak.
Yapacak çok çalışmam var.
Fransızca çalışacağım.
İspanyolca okumayı seviyorum.
Benim birçok dil öğrenmem gerekir.
Tom çalışmak zorunda değildi.
Nerede öğrenim göreceksin?
- Fransızca eğitimi yapmak istiyorum.
- Fransızca çalışmak istiyorum.
Tom müzik çalışmayı sever.
Dilleri çalışmayı severim.
Hollandaca okumak istiyorum.
Ne çalışmak istiyorsun?
Tom'un çalışmasına yardımcı ol.
Ben matematik okumak istiyorum.
Fransızca okumak istiyordum.
Mary müzik eğitimi almayı seviyor.
Okumaktan bıktım.
Tom Mary'ye çalışmasını söyledi.
Tom tıp okumak istiyor.
Çalışmak zorunda değilsin.
Tom hukuk okumaya karar verdi.
- Eğitim almak istemiyorum.
- Ders çalışmak istemiyorum.
Fransızca öğrenmeye karar verdim.
- Dilleri öğrenmek inanılmazdır.
- Dilleri incelemek inanılmazdır.
Tom Fransızca okumak istiyordu.
Tom müzik okumak istiyordu.
Tom daha fazla çalışmalıdır.
Yarın ders çalışmak zorundayım.
Bu öğleden sonra Fransızca çalışacağım.
Ne çalışacağımı bilmiyorum.
Biz eğitim için okula gideriz.
Bugün çalışmanıza gerek yok.
Ben sadece Fransızca çalışmaya başladım.
- Tom'un asla çok sıkı ders çalışmasına gerek yoktu.
- Tom asla çok fazla ders çalışmak zorunda değildi.
Çalışma yapmak için çok yorgunum.
Fransızca çalışmak zorunda değilim.
Daha çok Fransızca çalışmak zorundasın.
- Çalışacaksın.
- Çalışacaksınız.
Tom yurt dışında okumak istemiyordu.
Onun çalışmaktan nefret ettiğini söylüyorlar.
İngilizce çalışmaya başladın mı?
İngilizce çalışalım.
İngilizce çalışman gerekiyordu.
Neden ekonomi okumalıyız?