Examples of using "Estaria" in a sentence and their turkish translations:
Ben de gerilirdim.
Burada olacağını düşündüm.
Orada güvende olursun.
Yorgun olacağını düşündüm.
Tom orada olacağını söyledi.
Tom'un burada olacağını düşündüm.
Ben sana yardım etmeye istekli olacağım.
Bundan o kadar emin olmazdım.
Tom neden öfkeli olurdu?
Tom orada olacağını söyledi.
Ben de çok farklı yerlerde olurdum
Tom bu işle ilgilenmedi.
Üzülürdüm ama intihar etmezdim.
Böyle düşünebilirsiniz, ama yanılmış olursunuz.
Bana yalnız olacağın söylendi.
Bence burada mutlu olacağım.
Tom'un meşgul olacağını biliyordum.
Nerede olacağımı nasıl bildin?
Bana yardım etmek için istekli olacağın söylendi.
Tom burada olacağını sana kim söyledi?
"Üzgün müsün?" "Hayır, neden olacağım?"
Burada güvende olacağımı düşündüm.
O, Tom'un olacağını söylediği yerde değildi.
ürün olarak sayılırdı ve siz yine de 150 dolar para bayılmak zorunda kalırdınız.
Tom'un burada olmayacağını biliyordum.
Başka hiç kimse Tom'un burada olacağını bilmiyordu.
Burada olacağını bilmiyordum.
Tom burada olacağını söyledi.
Tom ne zaman geri döneceğini bilmiyordu.
Yardımın olmasaydı, o mahvolurdu.
Şok olurdu o bilseydi sonuçları.
Tom bana orada olacağını söyledi.
Bu hafta Boston'da olacağını düşündüm.
çok yorulacağını anlattılar
her halde dünya da canlı kalmazdı.
O tam Tom'un olacağını söylediği yerdeydi.
Saat üç uyar mı?
Tom'un burada güvende olacağını düşündüm.
Eğer bakışlar öldürebilse, ben zaten şimdiden ölmüş olurum.
Olmak istemiyorsam neden burada olayım?
Tom'un bugün burada olacağını düşündüm.
Tom'un döneceğini biliyorduk.
Tom Mary'nin muhtemelen hâlâ burada olacağını söyledi.
Tom Mary'ye John'un orada olacağını söyledi.
Eğer o uçağa binmiş olsaydım şu an hayatta olmazdım.
Olacağımı düşündüğüm kadar yorgun değildim.
Birkaç saatliğine size yardım etmeye hazır olacağım.
Tom'un burada olacağıma dair hiçbir fikri yoktu.
Tom pazartesi günü onun meşgul olacağını biliyordu.
O uçağa binseydim, şimdi ölürdüm.
Tom Mary'ye yarın boş olacağını söyledi.
Tom onu yapmaya istekli olacağını söyledi.
Tom 2.30'a kadar orada olacağını söyledi.
Tom'un burada olacağı hakkında hiçbir bilgim yoktu.
Tom orada olacağına söz verdi ama gelmedi.
Onu nasıl yapacağımı bana gösterir misiniz?
Bir tercihi olsa Tom'un nerede olacağını biliyorum.
Tom seninle gurur duyardı.
Tom bana toplantıda kimlerin olacağını düşündüğümü sordu.
Tom'un burada olacağıma dair hiçbir fikri yoktu.
Çok yemek yememiş olsaydın, şimdi bu kadar uykusuz kalmazdın.
Tom'un burada olacağımı nasıl bildiğini merak ediyorum.
Bence bunun nasıl yapılacağını bilse Tom da bunu yapıyor olurdu.
Tom, Mary'nin bunu yapmasına yardım etmek için hazır olacağını söyledi.
Normalde çoğu uzun kuyruklu makak bu saatte çoktan uyumuş olur.
O, o kazayla karşılaşmamış olsaydı şimdi hayatta olurdu.
Tom Mary'nin bana olacağını söylediği kadar meşgul değildi.
O zaman meşgul olduğunu ama ertesi gün boş olacağını söyledi.
Bana doğruyu söylemiş olsaydın, şimdi kızmazdım.
Tavsiyemi dinleseydin, böyle bir sorunun içinde olmazdın.
Dürüst olmak gerekirse, ani kararlarımdan asla üzülmediğimi söylersem, yalan söylerim.
Bu sabah kahvaltı yapsaydım şimdi aç olmazdım.
Gelecek pazartesi Tom'u ziyaret etmek istedim, ama meşgul olacağını söyledi, bu yüzden onu bir sonraki pazartesi günü ziyaret etmeyi planlıyorum.
Bununla ilgileneceğimi sana ne düşündürdü?