Examples of using "Botão" in a sentence and their turkish translations:
Düğmeye bas.
Butona bastın mı?
Tuşa basmam gerek.
Tom düğmeye bastı.
Tuşa basman gerek.
O tuşa dokunma!
Tamam tuşuna tıklayın.
Tom butona bastı.
Bu düğmeye basmayın.
Bu düğmeye asla basmayın.
Bu düğme, gevşek.
Butona basın, lütfen.
Bu mavi düğmeye dokunma.
Tom yanlış butona bastı.
Yanlış butona basma.
- Yanlış düğmeye basma.
- Yanlış düğmeye basmayın.
Dibe dokunabilir misin?
Yanlış butona bastım.
Neredeyse yanlış düğmeye basıyordum.
Butona bastı ve bekledi.
O acil durum butonuna bastı.
Gömleğinin eksik bir düğmesi var.
Tom butona bastı ve bekledi.
Tom acil butonuna bastı.
Tom asansör çağrı düğmesine bastı.
Butona bas.
Tom neredeyse yanlış düğmeye basıyordu.
Radyoyu açmak için düğmeye bastım.
Acil bir durumda, bu düğmeye basın.
Yangın durumunda, bu düğmeye basın.
Gömleğime bir düğme diker misin?
Ceketimden bir düğme düştü.
Siz sadece butona basmalısınız.
Yangın durumunda, butona basın.
Tom yanlış butona basmış olmalı.
Gömleğindeki bir düğme düşüyor.
Bu düğmeye basarsam ne olur?
Yeşil butona bas ve ışık yanacaktır.
Tuşa bas ve ne olduğunu gör.
Radyoyu açmak için butona bastım.
Gömlek düğmen düşmek üzere.
Siparişinizi onaylamak için aşağıdaki düğmeye basınız.
Bu butona basarsan, kapı açılır.
Tüm yapmanız gereken düğmeye basmaktır.
- Bu düğmeye basarsam ne olur acaba?
- Bu butona basarsam ne olur merak ediyorum.
- Bu düğmeye basarsam ne olacağını merak ediyorum.
Ne yaparsan yap, bu butona dokunma.
Bu anahtara dokunursanız, perdeler otomatik olarak açılacak.
Sağ üst köşedeki "X" butonu pencereyi kapatır.
Tom duvarda gizli bir kapıyı açan bir butona bastı
Yapmanız gereken tek şey bu butona basmaktır.
Bütün yapman gereken kırmızı butona basmaktır.
Sipariş için hazır olduğunuzda, lütfen bu düğmeyi kullanarak çağırın.
Fotoğraf çekmek için tek yapman gereken bu düğmeye basmaktır.
Tokmağı saat yönünün tersine çevirin.
hani biliyor musunuz bilmiyorum ama Google böyle sağ tık yapınca